Olay, 25 Ekim 2024'te Seydişehir-Antalya kara yolu Madenli Mahallesi yakınlarında meydana geldi. Mehmet Kara, aralarında alacak meselesi bulunan Bayram Çelmeli'nin dinlenme tesisine gitti. Çelmeli, görüşmenin ardından kardeşi Ramazan Çelmeli ile otomobiline binip Seydişehir kent merkezine gelmek için yola çıktı. Otomobili ile 2 kardeşi takip eden Kara, Bayram Çelmeli'nin içinde bulunduğu aracı durdurdu. Mehmet Kara ardından araç içindeki Çelmeli'ye tabanca ile 12 el ateş edip, kaçtı. Ramazan Çelmeli'nin ihbarıyla olay yerine jandarma ve sağlık ekibi sevk edildi. Ambulansla Seydişehir Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Bayram Çelmeli, kurtarılamadı. Olayın ardından gözaltına alınan Mehmet Kara, tutuklandı. Mehmet Kara, 'Kasten öldürme' suçundan Seydişehir Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanmaya başlandı.
Kara, mahkemedeki savunmasında pişman olduğunu belirterek, şunları söyledi: "Benim yapmadığım hiçbir şey kalmadı, ben çok çabaladım. Ben Manavgat demedim, Konya demedim, çocuğumu bıraktım, karşı tarafın alacaklarını tahsil etmek için uğraştım. Olaydan bir hafta önce beni aradılar, 'iflastan düşürelim' dediler. Ben de 'ne yapacaksak acil yapalım' dedim. Bana, 'çekleri al gel' dediler. Ben de çekleri aldım ve geldim. İlk gün tesiste yattım. Olay günü Ramazan, ben ve rahmetli ile Konya'ya gittik. Çekleri aldık iflası düşürmek için, Seydişehir'den tesise geldim. Bir gün sonra tekrar Konya'ya gittik, alacaklardan çekleri topladık. 'Ben bu şirketi nasıl kurtarırız' diye kaç sefer geldim. Manavgat'a en büyük alacaklı ile görüşmeye gittim. O da benim için çekleri değiştirmeyi kabul etti. Olay günü tesise gelip görüşecektik. Ailesi ile gelmiş. Ben de yukarıdaydım. Beni aşağıya çağırdılar, ailesi ile yemek yiyordu. Bayram, küfürlü konuşmaya başladı. 'Ben şunu vurdum, böyle yaparım' diye konuşuyordu. Aramızda tartışma çıktı. Sürekli küfretti. Sonra da tüfek çıkardı. Bana doğru ateş etti. Tüfek patlamadı, ardından Ramazan aldı, o da ateş etti. Tüfek yine patlamadı. Ben karşılık vermedim. Yukarı çıktım, eşyamı topladım. Bayram, bana öfkelendi. Baktım bunlar kapının önündeler. Benim şekerim var, tansiyonum var, elim ayağım tutmuyordu. Oradan çıktım, telefon açtım. Belki özür diler diye düşündüm ancak yine telefonla küfretti. Beni yanlarına çağırdılar, oraya gittim. Yine küfretmeye devam ediyordu, çantasında silah vardı ancak çıkarmamıştı. Küfretmeye devam edince olay anında arabadan silahımı aldım ve indim. Hemen ayağına 2-3 tane sıktım ve bunlar arabaya geri oturdu. Ramazan'a, 'sen git' dedim. Ben onu vurunca arabaya oturdu. Halen küfretmeye devam ediyordu. Araca oturduğunda çantasıyla uğraştığını gördüm. Her zaman silah taşıdığını biliyordum. Ben de alkollüydüm, geri döndüm. Tekrar 2-3 tane sıktım, ardından oradan ayrıldım. Ben öldürücü bölgelerine sıkmamıştım. Seydişehir'de teslim olmamak için yola çıktım. Yolda polisler çevirdiler ve tutukladılar. Benim öldürme amacım yoktur."
Öldürülen Bayram Çelmeli'nin kardeşi Ramazan Çelmeli de ifadesinde; Kara'nın ticari konularda anlattıklarının büyük bir bölümünün doğru olduğunu söyleyerek, ''Abimle tesisten çıktık. Bu dışarıda duruyordu. Abim küfretti, ben etmedim. Mehmet'in de küfrü olmadı ancak sürekli tahrik etti. Tehdit ediyor, hesap makinesini alıyor, abimi tehdit ediyordu. Biz, 'bu işler böyle çözülmez’ dedik. Bize, 'memlekete gidiyorum' dedi. Biz de 'sarhoşsun yat' dedik. Sonra çıkar çıkmaz Mehmet aradı, abimle konuştu. 'İleride bekleyin' demiş. Sonrasında biz 2 kere durmak istedik, abim 'Bir şey yapamaz' dedi. Ben de 'jandarma uygulamasına kadar gidelim' dedim. Bir kere durdu, devam ettirdim. İkinci kez tekrar devam ettirdim, üçüncüsünde durduk. O da arkamızdaymış. Bir baktım elinde silahla iniyor. Ben sağ taraftan müdahale etmek için indim. Ben, 'yapma etme, hakkımı helal etmem' dedim. Abim o esnada arabadaydı, hiç inemedi. Arka arkaya saydırdı. Ben tam olarak neresine ateş ettiğini göremedim. Bütün kurşunlarını atmıştı, yalan söylüyor. Sonrasında abim benim indiğim kısımdan çıkmaya çalışmış. Çanta benimdi ve içinde silah yoktu, mermi bile yoktu. Abim silah taşımıyordu. Dediği gibi bir daha gidip gelmedi. Tek seferde ateş etti, abim o esnada küfretmedi. Çünkü iner inmez ateş etti, sonrasında da oradan kaçtı. Ben tesiste elime hiç silah almadım, onu tehdit etmedim. Ağzımdan olayın gelişimi esnasında laf çıkmıştır ancak silahı sadece abimin elinden aldım, mermisini boşaltıp dolaba koydum. Abim koltuktan hiçbir yere gitmedi. Kendisi yalan söylemektedir" dedi.
Mahkeme heyeti, Kara'nın tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı erteledi.
Kaynak : tele1.com.tr