Türk Tabipleri Birliği tarafından, tutuklu bulunan ve halen İzmir Bayraklı Şehir Hastanesi’nde tanı-tedavi süreci devam eden Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık’ın avukatının başvurusu üzerine, sağlık durumunu takip etmek amacıyla, ilgili uzmanlık alanlarından hekimlerin katılımıyla bir Bilim Kurulu oluşturulmuştu.
Bilim Kurulu, Mehmet Murat Çalık hakkında düzenlenen tıbbi belgeleri inceleyerek sağlık durumu, hastalığın klinik seyri, hapishane koşullarında tanı-tedavi olanakları konusunda bilimsel değerlendirmelerini yaparak görüş raporunu tamamladı.
Türk Tabipleri Birliği İkinci Başkanı Dr. Pınar Saip tarafından okunan raporda şu vurgular yer aldı:
"YENİ KANSERLER OLUŞMA RİSKİ YÜKSEK"
"TTB Bilim Kurulu görüşümüzü açıklıyoruz; Murat Çalık için acil önlem alınmalı, tutuksuz yargılanmanın yolu açılmalıdır. Özet olarak vereceğimiz bu. Geçmiş akut miyeloid lösemi ve mukoepidermoid kanser tanı ve tedavi raporlarını, İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi ve Adli Tıp Kurumu raporlarındaki bilgileri bilim kurulumuz ayrıntılarıyla incelemiş ve aşağıdaki sonuçlara varılmıştır:
1- Sağlığın hak olduğunun kabulü ve sosyal belirleyicilerin varlığı özgürlüğünden alıkoyulan kişilerin saygınlıklarını koruyabilecekleri ve bakım gereksinimlerini yerine getirebilecekleri koşullarda tutulmasını gerekli kılar. Tıbbi raporlar ve belgeler Murat Çalık'ın alıkonulma sonrası sağlık durumunun kötüleştiğine ve hızlı kilo kaybına neden olan hastalık tanısının net olarak konulamadığına işaret etmektedir. Kişinin ailesi mevcut hastalıkları takip eden klinik ve hekimlerinin yanı sıra, hakkında son kararı verileceği söylenen Adli Tıp Kurumu'nun İstanbul'da olmasına ve hastalıkları açısından risk içermesine karşı İzmir-İstanbul arasında uygun olmayan koşullarda ve kelepçeli olarak sevk edilmiştir. Sevk araçlarında ve hastane ortamlarında kötü koşullarda bekletilme, temel ihtiyaçların karşılanmasında kısıtlama, herkesin görebileceği şekilde tutularak etiketleme, gereksiz dolaştırılma gibi gerekeli önlemler alınmadan sürecin insan onurunu kırıcı bir noktaya dönüşmesine yol açmaktadır.
2- Mehmet Murat Çalık'ın hayati öneme sahip iki hastalık riski vardır. Kanser tekrarlama riski hayat boyu devam eder. İki kez kanser geçiren kişinin üçüncü kez kanser geçirme riski normal popülasyonun çok üzerindedir. Bu nedenle kanser tanılarının 2000 ve 2008 yıllarına ait olması tekrarlama riski olmadığını göstermez. Kilo kaybı önemli bir faktördür. Mehmet Murat Çalık'ın içinde bulunduğu epigenetik faktörler, çevre faktörleri lösemi ya da yeni bir habis hastalığın gelişimine yol açabilir.
3- Hastalığıyla ilgili belirsizlik, acı veren, tekrarlayan ve uzayan incelemeler, alıkonulma koşulları hastada endişe, sıkıntı, üzüntü ve strese yol açmaktadır. Stres tek başına bir epigenetik faktör olarak bazı tümör baskılayıcı genleri susturabilirken, tümör oluşturucu genler aktive ederek yeni kanser oluşumuna, kanser tekrarına ve mevcut kanserin ilerlemesine yol açabilmektedir. Mehmet Murat Çalık'ın kanser tekrarlama ve yeni kanserler oluşma riski yüksektir.
4- Mehmet Murat Çalık'ın 3 buçuk ay içerisinde 20 kilograma yakın kilo kaybı vardır. Kilo kaybına neden olan belirgin kas kaybı, beden kitle endeksinin normal sınırlarda olduğu belirtilmiş ise de ciddi kilo kayıpları henüz tanısı konulmamış bir kanser, yetersiz beslenme, stres veya uygunsuz koşullardan kaynaklanabileceğinden acilen kilo kaybının tıbbi nedenlerinin saptanması gerekmektedir. Tanı gecikmesi fiziksel sağlıktaki bozulmanın yanı sıra kişinin ruhsal durumunda da bozulmaya yol açmaktadır.
"HAYATI TEHDİT EDECEK ŞİDDETLİ ENFEKSİYOLAR ORTAYA ÇIKABİLİR"
5- Mehmet Murat Çalık'ın kemik iliği kapasitesi aldığı tedaviler nedeniyle zayıf ve sınırlıdır. Son yapılan analizde kanser öncüsü hücreler yüzde 4-5 civarındadır. Hematolojik indekslere göre yüzde 5 ve üzeri nüks anlamına gelmektedir. Hapishane koşullarında zayıf kemik iliği kapasitesi nedeniyle hayatı tehdit edecek şiddetli enfeksiyonlar ortaya çıkabilir.
6- Yapılan endekopik analizde her an mide kanamasına neden olabilecek şiddetli pangastriti mevcuttur. Aşırı kilo kaybı, iştahsızlık ve strese eşlik eden şiddetli gastrit tablosu hayatı tehdit edecek mide kanamasına yol açabilir. Kalın bağırsakta çok sayıda divertikülit saptanmıştır. Bu durumda kanama ve divertikülit iltihabı riski taşımaktadır.
7- Göğüs ağrısı nedeniyle yapılan anjiyo sonucu sağ koroner arterde yüzde 35 darlık yapan plak saptanmıştır. Kişinin özgeçmişinde bulunan insülin direnci, hiperglosami, erkek cinsiyet, babada bulunan koroner artar hastalığı hikayesi ve yaşının 45 üzeri olması koroner arter hastalığı açısından major risk faktörleridir.
8- Kanserde sağ kalanlarda fiziksel rahatsızlıkların yanı sıra depresyon, ankisiyete, travma sonrası stres bozukluğu, uyum bozukluğu tanıları ile kanserin tekrarlama endişesi, ölüm korkusu görülebilmektedir. Sosyal destek ortamının kötü olması kişinin ruhsal iyilik halini olumsuz etkileyerek hastalık seyri için risk faktörü yaratmaktadır."
Kaynak : cumhuriyet.com