YUKLENIYOR
19 Eylül 2024
Üye Girişi
Üye Girişi
×
Türk Vatandaşları Üye Olabilir
[Turkish CitizensCan Be Members Of]
Güvenlik Kodu:
Guvenlik
https://www.amazon.com.tr/Ad%C4%B1n%C4%B1-Sen-Cessur-Demirali-G%C3%BCrsu/dp/6256930053/ref=sr_1_fkmr0_1?__mk_tr_TR=%C3%85M%C3%85%C5%BD%C3%95%C3%91&crid=1YJDGAGVNQ7VV&dib=eyJ2IjoiMSJ9.r4RD0rXAx128uZUXSIG0aTSneyDm8FSySorDyhmd-oOXKuEdsPWYgrz0gKD_i_mt.zK_9deK
https://www.amazon.com.tr/Ad%C4%B1n%C4%B1-Sen-Cessur-Demirali-G%C3%BCrsu/dp/6256930053/ref=sr_1_fkmr0_1?__mk_tr_TR=%C3%85M%C3%85%C5%BD%C3%95%C3%91&crid=1YJDGAGVNQ7VV&dib=eyJ2IjoiMSJ9.r4RD0rXAx128uZUXSIG0aTSneyDm8FSySorDyhmd-oOXKuEdsPWYgrz0gKD_i_mt.zK_9deK
1 2 3
ANKET
Bu kullandığınız site kapatılsın mı?
CIP 0 - CRZ 0
Evet
116
Hayır
1097
Çekimser
10
Fikrim yok
12

Toplam Oy:1235

» İstihbarat insandır, İnsan İstihbarattır… İstihbarat insandır, İnsan İstihbarattır… 3. Dünya savaşı Hazırlıkları… Dünya ve Ulusal Medya ve sosyal medyada yapılan anti propaganda Safaları… (İkinci Bölüm) (Beşinci Kısım) Çakalların Günü

İstihbarat insandır, İnsan İstihbarattır… İstihbarat insandır, İnsan İstihbarattır… 3. Dünya savaşı Hazırlıkları… Dünya ve Ulusal Medya ve sosyal medyada yapılan anti propaganda Safaları… (İkinci Bölüm) (Beşinci Kısım) Çakalların Günü - Rogg & Nok Haber analiz merkezi

Paylas
İstihbarat insandır, İnsan İstihbarattır… İstihbarat insandır, İnsan İstihbarattır…  3. Dünya savaşı Hazırlıkları…  Dünya ve Ulusal Medya ve sosyal medyada yapılan anti propaganda Safaları… (İkinci Bölüm)  (Beşinci Kısım)  Çakalların Günü
14 Eylül 2024, Cumartesi 21:18:34
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

İstihbarat insandır, İnsan İstihbarattır…

3. Dünya savaşı Hazırlıkları…

Dünya ve Ulusal Medya ve sosyal medyada yapılan anti propaganda Safaları…

(İkinci Bölüm)

(Beşinci Kısım)

Çakalların Günü

 

 

İsteyen kullanıcılarımız önceki bölümü görmek için yazılı metindeki TIKLA bölümü ile bir önceki görsel ve yazılı metni görebilirler…

 

Yapay Hafıza destekli; Rogg & Nok uluslararası İstihbarat Analiz Merkezi sunar:

 

Asya'daki Güç Dengeleri Hakkında Yorumlar…

 

Evet,

Asya'daki güç dengesi ile ilgili tartışmalar tipik olarak üç görüşten birine dayanırmış.

Bu dengelerde Türkiye bir figüran ve kullana bilecek bir aparat olarak lanse ediliyor…

Bazı analistler, kaderci bir şekilde, Çin'in bölgede tartışılmaz bir şekilde baskın bir güç haline geldiğine inanıyormuş.

Asya’dan Avrupa’ya bağlayan ekonomik politik yolu sizce karadan havadan ve denizden kim kontrol etmesi ön görülüyor…

İşte çakallar burada faaliyete geçiyorlar…

Asıl derin sularda oynayan yorumcuların diğerleri ABD'nin önceliğine olan inancını sürdürüyor ve Çin'i zayıf, savunmasız ve nihayetinde kontrol altına alınabilir olarak görüyormuş diye yorumlar yapılıyor…

Öte yandan Avustralya ve Japonya gibi ABD müttefikleri de dahil olmak üzere diğerleri, Çin'in bölgesel hegemonya hırslarını durdurabilecek çok kutuplu bir Hint-Pasifik'in ortaya çıkmasını öngörüyor haberleri veriliyor…

Yıllardır Hindistan’a istihbarat ve ekonomik yönden destekleyen Başta CIA olmak üzere bu ek planlarda devreye sokulması isteniyor çünkü Her ülke artık sıcak savaşın çıkacağını farkında… Tek farkında olmayan Türkiye görünüyor. O yüzden Artık Türkiye bir kullanıp atılacak aparat olarak görünüyor.

Savaşı çıkaracak olan ABD sıkışmış ve korku içinde stratejik yönden zayıfladığı görülüyor… Bu durumda bile hâlâ Kuyruğu dik tutma çabası sergiliyor. 

Bu ABD’nin kurduğu senaryoyu göstermesi ve de sergilemesi ölçüsünde daha çok bu amaç ile kullandıkları aparatlar ile propaganda yapıyorlar şimdiki gibi; Asya'daki güç dengesinin doğru bir şekilde anlaşılması, ABD'nin Çin'e yönelik sağlam stratejisinin formüle edilmesi için kritik öneme sahipmiş…

Ve de hala akıllanmadıklarında gösteriyor… Hâlâ dünyayı ikiye bölme ve yok etme çabaları bu senaryo çerçevesinde sergileniyor…

İşte amaçlarını biraz olsun anlatmaya çalışıyorlar kutuplar arası dengeler ile tek ABD bunu ile başa çıkabilir imajı veriliyor aynı  Hollywood senaryolarında yapıldığı gibi tek güç ABD olarak gösteriliyor…

Şöyle ki; bu hakim anlatıların hiçbiri işleri tam olarak doğru değilmiş mesajları ön planda veriliyor.

Bugün Asya, dünyanın sadece iki süper gücünün egemen olduğu benzersiz bir şekilde iki kutupludur. Asya, Avrupa tarzı bir güçler birliği, herkes için özgür bir Orta Doğu ya da Soğuk Savaş döneminden kalma bir karşıt bloklar sistemi değildir. Asya'daki ülkeler çoğunlukla iki dev arasında Kalarak ezilen Kısaca “devler savaşır çimenler ezilir” biçiminde korunmaya çalışıyorlar mesajları veriliyor…

Bunu yanında ise. Amerika Birleşik Devletleri ve Çin arasındaki eşit denge, Asya'nın güç politikasını büyük bölgesel Senaryolarda oynayan ve oynatılan kukla ve kuklacılar sahnede ve sahne arkasında aralarda bu çakallar arasında en önemli faktörel olarak ABD istikrarlı hale getiriyormuş.

 

Asya'daki güç dağılımına ilişkin daha kapsamlı ve doğru bir görüş oluşturmak için Lowy Enstitüsü, askeri kapasiteye, ulusal dayanıklılığa ve demografik ve ekonomik kaynakların gelecekteki beklenen dağılımına ve bölgesel etkinin dört boyutuna bakmak için geleneksel kestirme ekonomik büyüklük ölçüsünün ötesine geçen Asya Güç Endeksi'ni oluşturdu: ekonomik ilişkiler, kültürel etki, savunma ağları ve diplomasi. Ortaya koyduğu şey, kalıcı bir ikilidir: Amerika Birleşik Devletleri Asya'daki üstünlüğünü kaybetmiştir, ancak orada Çin'den yaklaşık yüzde on daha güçlü olmaya devam etmektedir. Bilim adamları, yükselen bir gücün toplam gücü, kurulu gücün yüzde 80'ine yaklaştığında bir güç geçişinin tetiklendiğini öne sürdüler. 2018 yılına gelindiğinde, Çin bu eşiği ikna edici bir şekilde aşmıştı. Ancak dinamik, yükselen bir gücün kurulu bir gücü gölgede bırakması değildir; bu, farklı etki araçları uygulayan Bir arada büyümeye çalışan rakipler olarak bir arada var olmaya devam edecek olan iki gücün bir dinamiğidir: Araştırmaya göre Amerika Birleşik Devletleri her zamanki politikaları çerçevesinde kalarak savaş araç gereçleri bazında öldürmek amaçlı projeler ortamında güvenlik ortaklıklarını kullanıyormuş; Çin tarafını çalışma sistemi olarak  araştırmaya göre ekonomik ilişkiler kullanıyormuş…

İlk dizimizin başladığı bölümde Hatırlarsanız şunu söylemiştik:

“bu yazı çok ağır sürecek,

Ve sizlerde anlamakta yorulacaksınız. Gözlerinizi kapatıp bu yazıyı görsel anlatımda dinleyim ve filim senaryosu gibi bu diziyi dinleyin hayal değil bu gerçek bir yazı dizisi...

Karakterleri siz tayin edip senaryoya yerleştirebilirsiniz…

Bu sizin filiminiz olacaktır... “

Mesajı vermiştik…

Evet,

Senaryo devam ediyor ve de bu bölümde AB ve Rusya’ya atıf yapılıyor, ve ülkemiz Türkiye aparat olarak kullanılan ufak bir piyon olarak bu aşamada gösteriliyor.

Bizler dindar değiliz ama lafın gelişi söyleyelim içimizde kalmasın bizi bu hala getirenlerin Allah Belalarını versin bizlerde bunu görelim. Derler ya cennet ve cehennem asıl olarak dünyadadır…

 Şöyle ki olgularda oluşan emperyalist oluşumda buna karşın Avrupa'da uyumlu bir çok kutupluluk, herhangi bir ülkenin tek başına hegemonik bir tehdit oluşturmasını engelliyor. Rusya, ABD'nin Ukrayna'ya verdiği desteğin azalacağını umabilir, ancak kendisine karşı hizalanmış çok daha büyük bir AB ve NATO ülkeleri bloğuyla doğrudan bir çatışma başlatacak kaynaklara sahip değil. Bu arada Orta Doğu, dağınık çok kutupluluk ile tanımlanıyor. Çin, İran, İsrail, Rusya, Türkiye, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi bir avuç oyuncu, Amerika Birleşik Devletleri bölgeden çekilmeye devam ederken avantaj elde etmek için itişip kakışıyor, ancak hiçbir bölgesel güç üstün gelmiyor.

 

İki kutupluluk Asya'yı şu an için istikrara kavuşturuyor ve ABD'nin hayati bölgesel çıkarlarını korumasına olanak tanıyor, potansiyel bir hegemonun barışı bozmasını engelliyor ve Washington'un bölgeyle ticaret ve yatırımdan elde ettiği ekonomik faydaları koruyor. Ancak bu uygun statükonun hüküm sürmesini sağlamak için ABD, bölgesel ittifak ortaklıklarının avantajlarını abartmak yerine, gücünün güçlü yönleri ve sınırlılıklarıyla mücadele etmeli ve Asya'da hala çoğunlukta olan bağlantısız ülkelere yönelik çekiciliğini güçlendirmelidir.

Şimdi böl parçala yok et ortamında çakallar silah kullanmadan halkları kutuplaştırıyorlar silah kullanmak ve kalemin gücün kullanmak…

İşte burada bir Rus özlü sözü vardır…

“Şair kalemi ile katil baltası ile uyur”

Evet,

Asya'nın iki kutupluluğu, birçok kişinin Hindistan ve Japonya'nın gerçekten çok kutuplu bir bölgede temel direkler haline gelebileceğini ummasına rağmen devam etti. Ancak endekse göre, bu ülkelerin her biri Çin'in ekonomik kapasitesinin üçte birinden daha azına sahip, bu da ekonomilerinin büyüklüğünü ve teknolojik gelişmişliklerini açıklayan bir ölçü. Hindistan ve Çin, personel sayısı bakımından dünyanın en büyük iki ordusuna sahiptir. Yine de Hindistan'ın Malakka Boğazı'nın doğusuna güç ve nüfuz yansıtma kabiliyeti sınırlıdır. Ne ordusu ne de Japonya'nın ordusu, Çin Halk Kurtuluş Ordusu'nun kabiliyetine veya son donanma yığınağının hızına yaklaşamıyor. Yeni Delhi ve Tokyo, Asya'daki kültürel ve diplomatik etki açısından Pekin ile rekabet edebilir. Ancak ekonomik ilişkiler (ticaret, yatırım ve kalkınma finansmanı) söz konusu olduğunda, Japonya, Çin'in bölgesel etkisinin sadece yüzde 40'ına sahip, bu oran 2018'de yüzde 60'tı ve Hindistan sadece yüzde 15'ti.

 

Verilen tehdit mesajlarında şu belirtiliyor; Son on yılda, dünyanın dört bir yanındaki hükümetler, Asya'nın gerçekten iki okyanuslu bir süper bölge, "Hint-Pasifik" olarak anlaşılması gerektiği fikrini benimsediler ve Hindistan'ın yanı sıra Avustralya ve Japonya'nın da Çin'in Amerikan sonrası bir düzen kurmasını önlemede belirleyici roller oynayabileceği umutlarını uyandırdı. Ancak bölgedeki hiçbir büyük güç, güvenlik garantörü olarak ABD'nin yokluğunda Çin'le boy ölçüşemez. Dengeleyici bir güç olarak Amerika Birleşik Devletleri olmadan, Doğu Asya'ya tamamen Çin'in hakimiyeti altında olurdu.

 

ABD'li ortakların şaşırtıcı zayıflığı Washington için endişe verici. Bu, ABD'nin 2. Dünya Savaşı'ndan sonra Pasifik'te inşa ettiği ittifak ağını yükselttiği anlatısını baltalıyor - Biden yönetiminin Asya'daki birincil başarısı olarak vurguladığı çok kutuplu bir makyaj. ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan'ın 2021'de belirttiği gibi, yeni bir "ittifaklar ve ortaklıklar kafesi", ABD'nin bölgesel müttefiklerinin (Avustralya, Japonya, Filipinler, Güney Kore ve Tayland) ve Hindistan gibi diğer ortakların bölgenin güvenliğine daha fazla katkıda bulunmalarını ve Çin'i geri püskürtmelerini sağlıyor.

 

Tayland dışında, Washington'ın Asyalı müttefiklerinin, Soğuk Savaş'ın sona ermesinden bu yana herhangi bir zamandan daha fazla ABD ile yakın işbirliği içinde oldukları doğrudur. Ancak bu, derinleşen iki kutupluluk bağlamında değerlendirilmelidir – yalnızca ABD'nin Çin'e meydan okuma gücüne sahip olduğu bir sistem.

 

Bundan sonra ABD müttefiklerini Organize ve motive etme aşamasına senaryoda gelindiği görülüyor…

İşte senaryonun devamı; ABD ile Asyalı müttefikleri arasındaki birleşik askeri tatbikatlar ve savunma diyalogları, 2021'den bu yana önemli ölçüde yoğunlaştı. Bağların bu şekilde güçlenmesi, yalnızca Japonya'nın savunmasına odaklanmaktan bölgesel ve küresel güvenlik konularında işbirliğine kayan ABD - Japonya ittifakında özellikle belirgindir. Washington, Tokyo ve Seul üçlü bağlarını yeniledi ve kurumsallaştırdı.

 

Bu arada Avustralya, iki ülkenin Birleşik Krallık ile sahip olduğu AUKUS üçlü güvenlik ortaklığı aracılığıyla nükleer enerjili denizaltılar satın alarak ABD ile ilişkisini derinleştirmektedir. Filipinler, Güney Çin Denizi'ndeki deniz çıkarlarını cesurca savunuyor ve 2024'te ilk kez, Amerikalı yetkililerin "Manga" olarak adlandırdığı bir grup olan Avustralya, Japonya ve ABD ile birleşik askeri tatbikatlara katıldı. Manila ayrıca ABD'ye Tayvan'a yakın bölgeler de dahil olmak üzere ek askeri üslere yeni erişim sağladı.

 

Bu başarılar Amerika Birleşik Devletleri'ne bazı avantajlar sunuyor: barış zamanı nüfuz rekabetinde prestij, bölgedeki askeri erişim ve üslerin iyileştirilmesi ve Çin ile bir çatışma durumunda ABD'nin yeteneklerinde küçük bir artış. Ayrıca Pekin'e, özellikle Tayvan konusunda doğrudan bir çatışmanın daha geniş bir müttefik tepkisine yol açabileceği mesajını veriyorlar. Nitekim Çin lideri Xi Jinping, NATO'nun Avrupa'daki genişlemesi ile ABD'nin Asya'daki ittifak kurma çabaları arasında açık bir paralellik kurmak için Biden yönetiminin ABD ortaklarının kolektif gücü hakkındaki söylemine sarıldı.

 

Yine de hem Pekin hem de Washington, ABD'nin Asya'daki ittifak ağındaki gerçek değişiklikleri abartıyor. Sadece beş ülkeden oluşan ittifaklarının nispeten küçük ayak izi, on yıllardır büyümedi. İttifakları tek başına yükseltmek, Amerika Birleşik Devletleri'ne Çin ile olan rekabetinde belirleyici bir ek avantaj sağlayamaz. Çin ile bir çatışma veya askeri beklenmedik durum durumunda, ABD müttefikleri, ABD'nin erişimini, üslenme ve üst uçuş haklarını sınırlamak için Pekin'den ağır baskı altına girecektir.

 

İki kutupluluk Asya'yı istikrara kavuşturur ve ABD'nin hayati bölgesel çıkarlarını korumasını sağlar.

Ve bu ABD müttefiklerinin askeri güçlerinin toplam büyüklüğü küçük kalıyor. Ateş gücü söz konusu olduğunda, gemilerdeki ve denizaltılardaki füze fırlatma hücrelerinin sayısıyla ölçüldüğü gibi, Avustralya, Japonya ve Güney Kore'nin toplamı, ABD'nin kapasitesinin dörtte birinden daha azına sahiptir. Birlikte, Asya'daki ABD müttefiklerinin savunma bütçeleri ABD'ninkinin beşte birinden daha az. Amerika Birleşik Devletleri'nin çatışmaya hazır olma durumundaki yetersiz mühimmat stokları gibi iyi bilinen eksiklikler, müttefiklerin işbirliği yoluyla hızla giderilemez. Örneğin, Japonya'nın Temmuz ayında ABD'ye Patriot füzeleri satma kararı, yalnızca ABD'nin ürettiği kritik bir bileşenin eksikliği nedeniyle zaten şüphe uyandırdı.

 

Son yıllarda yenilenen her türlü güvenlik işbirliğinin ABD tarafından değil, ilk olarak bir ABD müttefiki tarafından aranması manidardır. AUKUS'un kurulması, Japonya'nın askeri kapasitesini genişletmek için ABD ile ortaklığı ve Manila'nın Washington ile yenilenen işbirliği, ABD'nin küresel gücünü nasıl konuşlandıracağı konusunda çok daha seçici hale geldiği bir dönemde ABD'yi bağlama çabalarıydı.

 

Bu gelen haberlerde şunu da gösteriyor; CIA ve diğer istihbaratlardan delen haberlere göre güvenilir veya ABD ‘ye güvenecek bir ülkenin şu anda ABD yönetimine bağlılık aşamasında olumlu olmadığı ve bazı bilgilerin açığa vurulmaması gerekir konusunda uyarılar olduğunu analizlerimiz sonucunda görüldü…

O yüzden şimdi Çakallara iş düşüyor…

Evet,

Bazı teknoloji haberleri ABD korkusundan güvenlikleri ölçüsünde diye müttefikleri dahil hiçbir ülkeye verilmiyor ve bu aşamada  İstihbarattan gelen haberlere göre anti propaganda yapılması isteniyor.

Evet bu aşama şöyle haberler gündeme geliyor; Ve Washington'un retoriği olmasa da eylemleri, Asya'nın aslında anlamlı bir şekilde çok kutuplu olmadığını anladığını gösteriyor. Amerika Birleşik Devletleri, savunma teknolojilerini ve stratejik ve operasyonel planlarını Asyalı ortaklarla tam olarak paylaşmaya hala direniyor, bu da bu müttefiklerin Çin ile bir çatışmada belirleyici bir fark yaratma ihtimalinin düşük olduğunun zımni bir kabulü olarak okunabilir. Washington, Asya'daki her anlamlı güvenlik grubunun merkezinde yer almaya devam ediyor. En önemlisi, Amerika Birleşik Devletleri'nin Asya'daki tüm ittifakları, NATO müttefikleri için eşit derecede geçerli olan toplu savunma taahhüdünün aksine, ikili güvenlik garantileriyle desteklenmeye devam ediyor.

Tüm bunlar Washington için kötü bir haber gibi gelebilir. Yine de birçok yönden, Asya'nın iki kutupluluğu bölge için iyidir ve Amerika Birleşik Devletleri için iyidir. Birincisi, ABD'nin bölgedeki gücünün temelleri hala güçlü. Genel olarak, Amerika Birleşik Devletleri'nin kalıcı askeri avantajları, en azından şimdilik, özellikle denizaltı savaşı ve uzun menzilli saldırı kabiliyetindeki zayıflıklarından daha ağır basıyor. Çin'in askeri varlıklarını uzaktan riske atma kapasitesi, bu yılın başlarında, bir ABD B-2 bombardıman uçağının düşük maliyetli bir mühimmat ateşlediği ve hizmet dışı bırakılmış bir Çin gemisini batırdığı zaman gösterildi. Bu tür uzun menzilli saldırı kabiliyetine Çin'in karşı koyması, Japonya ve Filipinler'deki ABD askeri duruşundaki kademeli iyileştirmelerden çok daha zordur.

 

Ve Çin'in elektrikli araçlar gibi bazı teknolojilerdeki hızlı ilerlemelerine rağmen, Amerika Birleşik Devletleri daha büyük bir küresel inovasyon merkezi olmaya devam ediyor. Amerika Birleşik Devletleri dünyanın tercih ettiği para birimine sahip, bol miktarda enerji kaynağına sahip ve olumlu demografik eğilimlere sahipken, Çin bu üç cephede de mücadele ediyor. Çin'i en çok zayıflatan ekonomisi, daralan ve yaşlanan işgücünün neden olduğu uzun vadeli rüzgarlarla karşı karşıya.

 

Asya'da iki kutupluluğun getirdiği ve diğer ülkeler kadar ABD'ye de fayda sağlayan istikrar yeterince takdir edilmiyor. Asya'da, özellikle Tayvan ve Güney Çin Denizi üzerinde parlama noktaları sıkıntısı yok. Bununla birlikte, şaşırtıcı olan, bu parlama noktalarının – ve epizodik gri bölge çatışmalarının – var olması değil, daha ölümcül çatışmalara dönüşmemiş olmalarıdır. Bu göreceli barışı, Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik saldırganlık savaşının devam ettiği Avrupa ile karşılaştırın. Artık Avrupa'nın güvenlik mimarisini veto edemeyen Moskova, onun kundakçısı haline geldi. Orta Doğu'da, Gazze'deki savaş, çok sayıda aktörün üstünlük elde etmek için mücadele ettiği daha geniş bir bölgesel çatışmaya dönüşme tehdidi oluşturuyor.

Yukarıdaki motivasyonu sonunda tehdit kokan ve satır aralarında ya bizdensin yada yok olacaksın biçiminde mesajlar kriptolu olarak veriliyor…

İşte internetin yapısal gücü burada belli oluyor…

Asya'daki ülkeler, artan çatışma riskine karşı kayıtsız kalmamalıdır. Ama aynı zamanda işlerin onlar için çok daha kötü olabileceğini de kabul etmelidirler. Çin'in bakış açısından bile, ABD'nin etkisi olmadan Asya daha tehlikeli ve kaotik olurdu. Amerika Birleşik Devletleri Asya'dan geri çekilirse, Pekin'in Çin merkezli istikrarlı bir düzen kurmak için hala net bir yolu olmayacaktı. Bölgedeki en az on diğer ülke ile toprak veya deniz anlaşmazlıkları var. Ve Amerika Birleşik Devletleri'nin güvenlik şemsiyesi olmadan, Güney Kore ve hatta muhtemelen Avustralya veya Japonya kendi nükleer silahlarını geliştirmeye çalışabilir. Bir nükleer silahlanma yarışı olasılığı, Biden yönetiminin Asya'daki ittifakları destekleme çabasının nihai değerinin altını çiziyor. ABD, müttefiklere ABD'nin taahhütlerine ve iki kutuplu bir güç dengesinin dayanıklılığına daha fazla güven vererek, onların güvenliğe giden tehlikeli alternatif yollar aramalarını önlemeye yardımcı olabilir.

 

Washington, Çin'i caydırma stratejisinin bir parçası olarak ittifaklara yatırım yapmaya devam etmelidir.

İki kutbun varlığı aynı zamanda çoğu Asya ülkesine aralarında kalma ve sadece bir kutba uyum sağlamaktan kaçınma fırsatı verir. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, 2022'de bu öneriyi dile getirirken, ABD diplomasisinin "ülkeleri seçim yapmaya zorlamakla ilgili olmadığını" söyledi. "Onlara bir seçenek sunmakla ilgili." Bu tercihin varlığı önemlidir, çünkü bağlantısız ülkeler Güneydoğu Asya Ülkeleri Birliği ve Doğu Asya Zirvesi gibi Asya'nın bölgesel kurumlarının çoğunluğunu ve merkezini oluşturmaktadır. Bu ülkelerden bazıları - örneğin Singapur - iki kutupluluğun onlara sağladığı alanı, herhangi bir ortağa aşırı bağımlılık riskine karşı korunmak için kullanıyor. Vietnam gibi diğerleri, kendilerini "bağlayıcı ekonomiler" veya artık güçlü doğrudan ekonomik bağları sürdürmek istemeyen iki süper güç arasındaki aracılar olarak konumlandırarak ABD - Çin rekabetinden daha doğrudan kar elde ettiler.

 

Bununla birlikte, Washington'un Asya'daki konumuna yönelik en büyük tehlikeyle karşı karşıya olduğu ülkeler de ittifak sistemi dışındaki ülkeler arasındadır. Amerika Birleşik Devletleri'nin kendisini seçmesi için bağlantısız ülkelere ihtiyacı yok ve asla da olmayacak mesajları veriliyor….

Mesajların devamında  ise; Ancak bu ülkelerin yavaş yavaş Çin'e doğru sürüklendiğine ve aktif riskten korunmayı terk ettiğine dair endişe verici işaretler var. Örneğin, Güneydoğu Asya'daki birçok ülke, Çin'in Filipinler'e yönelik zorbalığına ve baskısına omuz silkiyor. Yüksek profilli bir hareketle, Malezya kısa süre önce Pekin'in Tayvan'ı yeniden birleştirme konusundaki tutumunu tanıdı. Endonezya ise Pekin'i ekonomik kalkınmasını destekleyen açık ara en önemli ortağı olarak görüyor. Çin, gizli bir anlaşmayla Kamboçya'daki bir askeri üsse kalıcı erişim sağlama yolunda ilerliyor. Müttefikleri ABD'nin arkasında kenetlense de, bölgenin korumacıları arasında ABD'nin uzak ve güvenilmez bir güç olduğu görüşü güçlendi.

Yukarıda yine kendilerini dünyanın hakimi ve polisi olarak ABD yönetimin propagandası yapılıyor…

Bu arada çakallar kendi aralarında bu mesajları paylaşıyorlar ve talimatlar ölçüsünde hazırlıklarını yapıyorlar…

Bu türde mesajlar ulaştırılırken ve 3. Dünya savaşında kime önce saldıracaklarını planları da bu aşamada yapılıyor… Bu planlarda Çakalların görevleri de veriliyor… ve hangi ülkede nasıl bir kaos ortamı hazırlayacakları da bu çakallar projelerinde yapılıyor…

 

Verilen anti provokasyon  mesajlarında; “Önceden olduğu gibi Amerika Birleşik Devletleri artık Asya'da önceliğe sahip değil.” Olduğun onlarda bildikleri için bu tür Çakalları kullanıyorlar….

Ancak bu üstünlüğü yeniden tesis etme çabası, birçok Asya ülkesi tarafından feci bir şekilde revizyonist olarak görülecektir. Bunun yerine, Amerika Birleşik Devletleri, Asya'daki iki kutuptan biri olan statükocu bir güç olarak kendi konumunu güçlendirmeye odaklanan bir strateji geliştirmelidir. Bu, bölgeye denizaltıların, savaş uçaklarının ve savaş gemilerinin konuşlandırılmasına öncelik vererek Asya'daki askeri üstünlüğünü yeniden tesis etmek için daha fazlasını yapmak anlamına geliyor. Washington, Çin'i caydırma stratejisinin bir parçası olarak ittifaklara yatırım yapmaya devam etmeli, ancak bu ittifakların Asya'daki genel güç dengesi için önemini abartmaktan kaçınmalıdır. Ve bölgedeki bağlantısız ülkelerin ABD'den uzaklaşmasını telafi etmek için, onlarla diplomatik ve ekonomik olarak daha fazla ilişki kurmalıdır. Bunu yapmak ABD'nin üstünlüğünü geri getirmeyecek, ancak Amerika ve bölge için en az kötü seçenek olan iki kutupluluğun devam etmesini sağlamaya yardımcı olabilir.

Yukarıda verilen mesajlara ve diğer mesajlar bakarak istihbarat ölçülerde söylendiği gibi kutuplaşmış toplumları tehdit ve şantaj yolu ile gelecek tehlikeleri gösteren olgular çerçevesinde, evet, kullandıkları çakallar vasıtası ile oluşacak ülkemizde ve uzak yakın komşularımızda kaos ortamı yaratacak Çakallara talimatlar ulaştırıldı…

Gün Çakalları günü…

Bilemiyoruz aslında biliyoruz ülkemizde buna karşı istihbarat olanakları çalışıyor mu?

Diye soru ile bu bölümü sonlandıralım…

Saygılar…

Kısım Sonu…

Devam edecek:

Gelecek seri yazı dizimizdeki İrdeleyeceğimiz Konu başlıkları:

Dış Medya ve dış istihbarat düzeninde gönderilen Anti propaganda yazıları…

Bu yazılar yorumsuz halde vermek aşaması ne tür olumlu veya olumsuz toplumların davranışlarını gösteriyor…

Psikolojik anlamda Algılama yöntemleri…

Anlamı ve anlamları ne ve niçin yapılıyor?

Yakın zamanda jeopolitik ortamda ülkemiz ve yakın uzak ortamlarda…

Üçüncü dünya savaşı için yapılanma olgusunda bu olguyu tetikleyen Ukrayna - Rusya ve Filistin – İsrail çatışmaları.

Asıl amaç Çin ve Çin ekonomisini emperyaliz yollardan yok etmek…

Ülkemizin ve çevremizde oluşacak gelen nükleer tehdit…

Bu çerçevede bunu için haberleri öncelikli yeri ve anlamları nedir?…

 

Rogg & Nok uluslararası İstihbarat Analiz Merkezi

Hazırlayan: Bağımsız Özgür Medya

Web sitesi için düzenleme: Yapay Zekâ


Rogg & Nok Sanal Hafıza Bölümü Haber Servisi:
E-Posta ile gönderilen veya direk Web sitesine yayınlanması için gönderilen yazıların fotoğraf gibi tüm demokratik protesto, bilgi, haber, yorum ve sosyal/siyasal içerikli paylaşımlar TC Anayasasının;
MADDE 25: "Düşünce ve Kanaat Hürriyeti";
MADDE 26: "Düşünceyi Açıklama ve Yayma Hürriyeti"
kapsamında Web sitemizde yapılmıştır.
Kişisel veya kurumsal Demokratik düşünce ve kanaatlerimiz engellenmesi ve/veya şiddet/baskı altına alınması, bu nedenle
"Yazar olan biz Hakkımızdaki veya kullanıcıların kullandıkları web sitesindeki yayınlanan haberler dolayısı ile olası her türlü anti-demokratik yasal girişimi",
TC Anayasası, AİHM ve İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi kapsamında, her türlü yasal haklarımız saklı kalmak üzere, peşinen reddederiz…

OKUYUCU YORUMLARI

UYARI:Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Ayrıca suç teşkil edecek hakaret içerikli yorumlar hakkında muhatapları tarafından dava açılabilmektedir.(Yorum Yapanın Taahütü)Yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
Ad Soyad
E-Posta
Yorum
Foto GaleriTÜMÜ
Copyright ©2010 - Tüm hakları saklıdır.
PHP Haber Sitesi Türkiye Tasarım
Rogg&Nok Haber- Tüm Hakları Saklıdır. İzinsiz Ve kaynak gösterilmeden Alıntı Yapılamaz. Yayınlanan Tüm Haber Ve Açıklamalar İlk Kaynaktan Ulaştırılan Açıklamalardır. Sitemiz Bu Açıklamalara Ekleme Veya Müdahelede Bulunmadan Yayınlar. Yorum,Makale, Sizden Gelenler Bölümündeki Yazılardan Yazanlar Sorumludur. Harici Bilgiler Ayrı Bir Sayfada Açılır. Rogg&Nok Haber Bu Linkler Ve İçeriklerinden Sorumlu Değildir.Her Türlü Haber Ve İletişim İçin [email protected] Adresini kullanabilirsiniz. Sitemizden Daha İyi Yararlanabilmek için Gizlilik İlekeleri Ve Yayın Prensiplerimzi Okuyunuz. Ekonomik Veriler Bilgilendirme Amaclidir.Kullanimindan Dogacak Sorunlardan Sitemiz Sorumlu Degildir.