YUKLENIYOR
28 Eylül 2024
Üye Girişi
Üye Girişi
×
Türk Vatandaşları Üye Olabilir
[Turkish CitizensCan Be Members Of]
Güvenlik Kodu:
Guvenlik
https://www.amazon.com.tr/Ad%C4%B1n%C4%B1-Sen-Cessur-Demirali-G%C3%BCrsu/dp/6256930053/ref=sr_1_fkmr0_1?__mk_tr_TR=%C3%85M%C3%85%C5%BD%C3%95%C3%91&crid=1YJDGAGVNQ7VV&dib=eyJ2IjoiMSJ9.r4RD0rXAx128uZUXSIG0aTSneyDm8FSySorDyhmd-oOXKuEdsPWYgrz0gKD_i_mt.zK_9deK
https://www.amazon.com.tr/Ad%C4%B1n%C4%B1-Sen-Cessur-Demirali-G%C3%BCrsu/dp/6256930053/ref=sr_1_fkmr0_1?__mk_tr_TR=%C3%85M%C3%85%C5%BD%C3%95%C3%91&crid=1YJDGAGVNQ7VV&dib=eyJ2IjoiMSJ9.r4RD0rXAx128uZUXSIG0aTSneyDm8FSySorDyhmd-oOXKuEdsPWYgrz0gKD_i_mt.zK_9deK
1 2 3
ANKET
Bu kullandığınız site kapatılsın mı?
CIP 0 - CRZ 0
Evet
116
Hayır
1097
Çekimser
10
Fikrim yok
12

Toplam Oy:1235

» MAHMUT ESAT BOZKURT, GÜNÜMÜZDEKİ BİR SAVCININ ANLATTIKLARI VE GENÇ BİR KADIN POLİSİ ÖLDÜREN SABIKALI GİBİ SAPIKLARIN DIŞARIDA DOLAŞMALARININ SORUMLULARI....

MAHMUT ESAT BOZKURT, GÜNÜMÜZDEKİ BİR SAVCININ ANLATTIKLARI VE GENÇ BİR KADIN POLİSİ ÖLDÜREN SABIKALI GİBİ SAPIKLARIN DIŞARIDA DOLAŞMALARININ SORUMLULARI.... - Prof. Dr. Süleyman Çelik

Paylas
MAHMUT ESAT BOZKURT, GÜNÜMÜZDEKİ BİR SAVCININ ANLATTIKLARI VE GENÇ BİR KADIN POLİSİ ÖLDÜREN SABIKALI GİBİ SAPIKLARIN DIŞARIDA DOLAŞMALARININ SORUMLULARI....
25 Eylül 2024, Çarşamba 13:47:26
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

MAHMUT ESAT BOZKURT, GÜNÜMÜZDEKİ BİR SAVCININ ANLATTIKLARI VE GENÇ BİR KADIN POLİSİ ÖLDÜREN SABIKALI GİBİ SAPIKLARIN DIŞARIDA DOLAŞMALARININ SORUMLULARI

 

 


Mahmut Esat, İsviçre'de "Hukuk doktorası" yaparken, İzmir'in Yunanlar tarafından işgal edilmesi üzerine eğitimini yarım bırakıp Türkiye'ye dönen ve memleketi Kuşadası'nda Kuvay-ı Millliye örgütünü kurup düşmanla vuruşan bir yurtseverdir.

 

Kurtuluştan sonra da Atatürk'ün yanında, O'nu da eleştirmekten kaçınmayan bir devrimci olmuştur.

 

 

 

Bozkurt adlı Türk gemisinin, uluslararası sularda Lotus adlı Fransız gemisi ile çarpışması sonucu Lahey Adalet Divanı'nda açılan davada, Türk gemisinin avukatlığını yapıp davayı kazanması nedeniyle, Atatürk tarafından kendisine "Bozkurt" soyadı verilmiştir.

 

1924 Anayasa'sını hazırlayanların başında geldiği gibi, Türk Medeni Kanunu'nu hazırlayan da odur.

 

Savcılara "Cumhuriyet" önadını veren de odur. Türkiye'den başka hiçbir ülkede savcılık mesleğinin başında önad yoktur. Bunun gerekçesini de şöyle açıklamıştır: "siz öncelikle Cumhuriyeti savunacaksınız!.." Onlara ayrıca şu ödevi vermiştir: “Cumhuriyet savcıları, Meriç kıyılarında çalışan Türk köylüsünün kaybolan sabanlarından tutunuz da, bu yurtta yaşayanların uğrayacakları en ufak bir haksızlıktan, hatta Bingöl dağlarının ıssız kuytularında nafakalarını bekleyen öksüzlerin gözyaşlarından siz sorumlusunuz”

 

Bir savcının aşağıdaki açıklamalarını okuyunca, savcılarımızın artık Cumhuriyet'in de milletin de savcısı olmadıklarını, başsavcıların emrinde bir memur olduklarını öğrenmiş bulunuyoruz...

 

*

 

BİR SAVCININ AÇIKLAMALARI

 

(1) Ben Cumhuriyet Savcısı iken Başsavcının hukuka aykırı taleplerini yerine getirmediğim için isteğim dışında Hakimliğe geçirilerek, doğu illerinden birine "tayin edilmiş" bir yargı mensubuyum.

 

(2) NER/EDE BU SAVCILAR? sorusunun cevabını kendimce vermek istiyorum.

 

Öncelikli olarak bir kısım vatandaşlarımız nerede bu hakimler de diyor; üzgünüm ancak hakimlerin yapabileceği hiçbir şey yok. Soruşturma açma yetkisi yalnızca savcılara verilmiş bir yetki. Şimdi gelelim savcılara...

 

(3) Öncelikle bir suç ile ilgili olarak soruşturma yapma yetkisi suçun işlendiği yer savcılığındadır. Yani Ankara'da işlenen bu suçları yalnızca İstanbul ve Ankara savcıları soruşturabilir. Yozgat'ta görev yapan bir savcı ne kadar isterse istesin, bu hususta yetkisi yoktur.

 

(4) Savcılıklar büro sistemi ile çalışır. Bilişim suçlarını soruşturma bürosunda görevli savcı terör suçunu, aile bürosunda görevli savcı sahtecilik suçunu soruşturamaz.

 

(5) Dolayısıyla İstanbul ve Ankara'daki tüm savcılar da bu suçlar hakkında soruşturma açmaya, açsa da yürütmeye iş bölümleri gereği yetkili değil.

 

(6) Biz, savcılık sistemini eskisi gibi anımsıyoruz ancak maalesef durum değişti. 5235 sayılı yasa ile birlikte savcılar başsavcının memuru gibi bir konuma getirildi. Bir savcı başsavcıdan habersiz soruşturma açamaz, açsa da zaten o soruşturmayı yürütemez.

 

(7) Başsavcı o dosyayı savcıdan alıp başka bir savcıya vermeye yetkilidir. Başsavcının yetkisi bununla da sınırlı değil.

 

(8)Diyelim ki bir savcı bir şekilde soruşturmayı tamamladı ve karar verecek. Savcının verdiği karar başsavcı onayından geçmeden geçerli olmuyor. Sözün özü, artık iş savcılarda değil başsavcıda bitiyor. Başsavcı istemediği sürece savcılar, ne yazık ki bir şey yapamaz..

 

(9) Hadi diyelim ki bir savcı bir şekilde soruşturma açtı, başsavcı da bir şey demedi. Savcı soruşturmayı yapacak. nasıl yapacak? CMK diyor ki bir suçun işlendiğini öğrenen savcı, emrindeki kolluk görevlileri ile derhal suçu araştırır.

 

(10) Peki kimdir bu kolluk görevlileri? Temel olarak polis ve jandarma. Polis de jandarma da içişleri bakanlığına bağlı. Yasaya bakarsak savcının emrindeler, hatta yasaya göre bakanın emri ile savcının emri arasında bile savcını emri önceliklidir.

 

(11) Peki fiiliyatta öyle midir? Elbette hayır. Bir savcı kolluğa bu hususta bir talimat yazdığı an kolluk birimleri o talimatı yukarılara iletir ve hiçbir şekilde bu emri yerine getirmezler.

 

(12) Uzun lafın kısası şu anda bir savcı istese de soruşturma açamaz. Açsa da yürütemez. Türkiye'de bu inisiyatifi alabilecek yalnızca İstanbul ve Ankara başsavcıları var, onlar bile bu işe giriştikleri an görevden alınırlar.

 

(13) Bu işe girişen savcı kim olursa olsun, görevden alınır. Çünkü savcılar HSK'ya bağlı. HSK'nın başkanı adalet bakanı. Bir üyesi adalet bakan yardımcısı.

 

(14) Diğer üyeleri ise Meclis ve Cumhurbaşkanı seçiyor. Yani siyasiler tarafından seçilen bu kişiler hakimler ve savcılar kuruluna başkanlık ediyor. Üstelik bir kısmı hakim savcı bile değil.

 

(15) görevden alınan savcı arkasında kimsenin durmayacağını da biliyor. Bizler hep kahraman arıyoruz ama çabuk da unutuyoruz. Mesela yazın google'a; cumhurbaşkanına hakaret suçunda beraat kararı verdiği için önce Erzurum'a oradan da Kars'a sürülen Balıkesir hakimi kimmiş;

 

(16) kim arkasında durmuş? Devrimci savcı diye anıldığı için bam başkanlığından Erzurum savcılığına atanan savcının arkasında kim durmuş? Bakanlarla ters düştü diye başsavcı iken yargıtay savcılığına çekilen başsavcıların arkasında kim durmuş? Onlarca, yüzlerce örnek var.

 

(17) Pek çok hakim görevden alındı ya da sürüldü. Arkalarında kimse durmadı. Hal böyle iken kim, neden Don Kişotluk yapsın? Zaten seçimler oldukça yakın. Seçimden sonra soruşturmayı açıp, yürütebilecek ve sonuçlandıra bilecekken kim,

 

(18) Neden sonuç alamayacağını bile bile bu soruşturmayı şimdi açsın? Hep söylenen şu; AKP'nin hakimleri, AKP'nin savcıları. işin aslı şu ki; görevde olan hakimler ve savcıların yarısına yakını yaşam tarzı itibariyle iktidara oldukça zıtlar.

 

(19) Namaz kılmayan, mini etek giyen, alkol tüketen vb. hakim savcılar hala meslekte ve sayıları oldukça fazla. İnanmayanlar hakimevlerine ya da adliyelere gidip bakabilirler. Bunlar sadece eski hakimler savcılar değil göreve yeni başlayanlar da böyle.

 

(20) Yine geriye kalan hakimler ve savcılar da yaşam tarzları itibariyle muhafazakar bile olsalar mevcut hükümeti sevmiyorlar. Sevmiyorlar çünkü işlerini iyi yapabilmek istiyorlar. Siz sanıyor musunuz ki tüm suçlular sokakta gezinirken hakimler savcılar mutlu?

 

(21) Yukarıda da söylediğim gibi, savcılıklarda bürolar var. Yani meslekte 8 bin savcı varsa 8 bininin de sizin adamınız olmasına gerek yoktur. başsavcılar, müracaat savcıları, kaçakçılık ve örgütlü suçlar bürosu savcıları,

 

(22) kamu görevlilerinin suçlarını soruşturma bürosu savcıları gibi kilit bürolarda sizin istediğiniz gibi kararlar çıksın yeter. Yoksa tehdit hakaret suçlarına bakan savcı kimin umurunda?

 

(23) dolayısıyla kilit büroları dolduracak kadar savcınız olsun yeter. Bu kişiler kimler derseniz çoğu bir süre partide siyaset yaptıktan sonra avukatlık mesleğinden savcı yapılanlar. Gidin bakın, kilit görevlerde hep benzer geçmişe sahip kişileri görürsünüz.

 

(24) Mustafa Kemal Atatürk, bir osmanlı subayı olarak ilk anda reaksiyon gösterseydi belki de bugün cumhuriyetimiz yoktu. Ulu önder, bekledi. sabretti. Önce padişahın oluru ile Anadolu'ya gitti. Sonra hem vatanı kurtardı, hem de cumhuriyeti ilan etti.

 

(25) Sözün özü; her şeyin bir doğru zamanı vardır. gerçek kahramanlar bu zamanı bilir ve bekler. Kahraman olacağım diye ilk andan atlayanlar ise ancak ahmaklardır.

 

(26) Toparlarsak; savcıların da hakimlerin de büyük bir kısmı bu gidişattan rahatsız, ancak yapabilecekleri bir şey yok. Kilit görevde belirli kişiler var ve onlar da zaten bir şey yapmayacak kişiler. Vatansever hakimler ve savcılar ise maalesef doğru günü beklemek zorunda.

 

(27) Yani yakın zamanda yapılan değişikliklerle birlikte savcılar adım atamaz, soruşturma yapamaz hale getirildi. İşin özü budur. badem bıyıklı olmasa da savcıların bir yetkisi yok.

 

(28) Hazır yazmışken değinmek istediğim bir husus daha var. Toplum cezasızlığın sebebi olarak hakimleri görüyor. Hayır, bizler sadece yasaları uyguluyoruz. YASALARI YAPANLAR, SUÇLULAR CEZA ALSA DA CEZAEVİNDE KALMASIN İSTİYOR!..

 

(29) Ben tüm bunların bilinçli olduğuna inanıyorum. Bilerek yargıya olan güven azaltılıyor. bugün nasıl ki Türk hekimleri gitsin, afgan, suriyeli doktorlar gelsin gibi bir durum varsa hakimler de gitsin isteniyor.

 

(30) Hukukçu hakimler gitsin yerine ilahiyatçı hakimler gelsin. Bunu sağlamak için de her fırsatta YARGI bilinçli olarak yıpratılıyor. Uzun uzun yazmayayım ama durum maalesef bu...????????????

 

SON ÖRNEK OLAY DA; KARA PARA AKLAMA SUÇLULARI, HİÇBİR CEZA ALMADAN TAHLİYE EDİLDİ????

 

 


Rogg & Nok Sanal Hafıza Bölümü Haber Servisi:
E-Posta ile gönderilen veya direk Web sitesine yayınlanması için gönderilen yazıların fotoğraf gibi tüm demokratik protesto, bilgi, haber, yorum ve sosyal/siyasal içerikli paylaşımlar TC Anayasasının;
MADDE 25: "Düşünce ve Kanaat Hürriyeti";
MADDE 26: "Düşünceyi Açıklama ve Yayma Hürriyeti"
kapsamında Web sitemizde yapılmıştır.
Kişisel veya kurumsal Demokratik düşünce ve kanaatlerimiz engellenmesi ve/veya şiddet/baskı altına alınması, bu nedenle
"Yazar olan biz Hakkımızdaki veya kullanıcıların kullandıkları web sitesindeki yayınlanan haberler dolayısı ile olası her türlü anti-demokratik yasal girişimi",
TC Anayasası, AİHM ve İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi kapsamında, her türlü yasal haklarımız saklı kalmak üzere, peşinen reddederiz…

OKUYUCU YORUMLARI

UYARI:Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Ayrıca suç teşkil edecek hakaret içerikli yorumlar hakkında muhatapları tarafından dava açılabilmektedir.(Yorum Yapanın Taahütü)Yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
Ad Soyad
E-Posta
Yorum
Copyright ©2010 - Tüm hakları saklıdır.
PHP Haber Sitesi Türkiye Tasarım
Rogg&Nok Haber- Tüm Hakları Saklıdır. İzinsiz Ve kaynak gösterilmeden Alıntı Yapılamaz. Yayınlanan Tüm Haber Ve Açıklamalar İlk Kaynaktan Ulaştırılan Açıklamalardır. Sitemiz Bu Açıklamalara Ekleme Veya Müdahelede Bulunmadan Yayınlar. Yorum,Makale, Sizden Gelenler Bölümündeki Yazılardan Yazanlar Sorumludur. Harici Bilgiler Ayrı Bir Sayfada Açılır. Rogg&Nok Haber Bu Linkler Ve İçeriklerinden Sorumlu Değildir.Her Türlü Haber Ve İletişim İçin [email protected] Adresini kullanabilirsiniz. Sitemizden Daha İyi Yararlanabilmek için Gizlilik İlekeleri Ve Yayın Prensiplerimzi Okuyunuz. Ekonomik Veriler Bilgilendirme Amaclidir.Kullanimindan Dogacak Sorunlardan Sitemiz Sorumlu Degildir.