YUKLENIYOR
26 June 2024
Üye Girişi
Üye Girişi
×
Türk Vatandaşları Üye Olabilir
[Turkish CitizensCan Be Members Of]
Güvenlik Kodu:
Guvenlik
https://ikinciadamdukkan.com/product/cessur-demirali-gursu-adini-sen-koy-1/
https://ikinciadamdukkan.com/product/cessur-demirali-gursu-adini-sen-koy-1/
1 2 3
ANKET
Bu kullandığınız site kapatılsın mı?
CIP 0 - CRZ 0
Evet
113
Hayır
1091
Çekimser
10
Fikrim yok
12

Toplam Oy:1226

» KEL RAHMET’E RAHMET!

KEL RAHMET’E RAHMET! - Hadi Önal

Paylas
KEL RAHMET’E RAHMET!
16 June 2024, Sunday 17:10:10
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

KEL RAHMET’E RAHMET!

 

Bir varmış, dünya ikiye darmış, üç dama tırmanadursun, dördün saçları ağarmış. Saçları ağaranlardan bir de Nasipsiz Şükür’müş. Şükür, şükretmesini bilir ama kendisine neden nasipsiz denildiğini bilmezmiş. Günlerden bir gün Şükür eve geç gelmiş. Yüzünden düşeni toplasalar dert çuvalı dolarmış. Karısının sorularını cevapsız bırakmış, geçmiş pencere kenarındaki divana bağdaş kurmuş, oturmuş. Sonra da bir türkü tutturmuş: “Aman bre ölüm üç gün ara ver; al benim sevdamı götür yara ver”,diye. Şükür, hem türkü söylüyor hem de ağlıyormuş. Bu durum Şükür’ün karısı Şükriye’ye çok dokunmuş. “Halimize şükür, niye ağlıyorsun Şükür”, demiş. Şükür yine cevap vermeyince kadıncağız hem kızmış hem üzülmüş.  Almış başını mutfağa gitmiş, ocağı yakmış bir kendisine bir de kocası Şükür’e kahve yapmış. Fincanlar tepside tam da odaya giriyormuş ki güm güm de güm güm kapı çalınmış. Şükriye irkilmiş. Kapı tekrar gümleyince Şükür içeriden “Kim o?”, diye seslenmiş. Dışarıdan; “Şükür Efendi, Şükür Efendi yetiş, kocam elden gidiyor.”diye bir feryat duyulmuş. Bu ses, komşu Çile Hanım’ın sesiymiş.

Şükür telaşlanmış, kapıya yönelmiş. Kapının önünde saçı başı darmadağın Çile Hanım; “Yetiş Şükür Efendi, gitti, gitti kocam!”, demiş. Şükür Efendi giyinikmiş, kadın önde Şükür peşinde bir koşu varmışlar babadan yetim, anadan öksüz, devletten emekli; kel başlı, on bin TL maaşlı, çatık kaşlı, gözü yaşlı Rahmet’in evine. Odanın ortasında Kel Rahmet, kan revan içinde yatıyormuş. Şükür, hemen Rahmet’in nabzını tutmuş, çok şükür atıyormuş. Şükür, vakit geçirmeksizin telefona sarılmış. Bu arada da Çile Hanım’a da neler olduğunu sormuş. “Vallahi”, demiş Çile Hanım, “kafayı yedi benim kırk yıllık eşim. Kaç gündür yine hesap kitap, toplama çıkarma, çarpma bölme… Söylenme, sövme… Banka, kredi, faiz… Daha önce de alma dediydim de dinletemedim. İki yıl anaparaya bir yıl da faize çalışmıştı. Böyle, böyle alışmıştı ki geçen yine borçlarından bunalıp bankaya gitti. Gidişinde düşünceli, gelişinde deliydi. Söylendi, sövdü, sonra da yumrukları ile duvarları, başı ile aha bu masayı dövdü. Engel olamadım valla! Çıldırmıştı sanki… Çile Hanım aniden susmuş.  “Bak, bak Şükür Efendi! Allah’a şükür rahmetlim, aman şeytan Rahmet’im gözünü açtı. Dudakları da oynuyor; galiba bir şeyler söylüyor.”, demiş. Gerçekten de Devletten Emekli Kel Rahmet Efendi bir şeyler söylüyormuş. Şükür, eğilmiş kulak vermiş: Rahmet Efendi; “ulan böylesi sistemin de, bu sistemi uygulayanın da, çanak tutanın da, vatandaşını bankalara söğüşletenin de anası… …dını” Şükür eliyle Kel Rahmet’in ağzını kapamış. Böylece Rahmet’in son söyledikleri anlaşılmamış. Şükür, Çile Hanım’a dönmüş; “vallahi boşuna cankurtaran çağırdık seninkinin canı da kurdu da dilinde; baksana yine dümdüz gidiyor”, demiş. Tam o sırada sirenleriyle mahalleyi ayağa kaldıran cankurtaran, Rahmet’in evinin önünde durmuş. Çile Hanım; ne olacak diye merak ve heyecandan eli ayağı biri birine dolanırken görevliler, devletten emekli, kalbi tekli, pantolonu benekli, kel başlı, 10 bin TL maaşlı, çatık kaşlı, gözü yaşlı Rahmet Efendi’yi sedyeyle cankurtarana taşımışlar. Hanımına da; “sen de gel yenge “demişler. Kel Rahmet’e, ilk müdahale araçta yapılmış mı yapılmamış mı orası meçhul ama devlet emeklisi Rahmet Efendi, rahmete ermeden hastaneye yetiştirilmiş.

Hastanede Rahmet’in kafa filmini çekmişler, kanayan kel başını da sarıp sarmalamışlar. Beyin kanaması teşhisiyle de yoğun bakıma almışlar. Aksilik bu ya yoğun bakımın kapıları kapalı, pencereleri açıkmış, derken bir rüzgâr çıkmış, Kel Rahmet de üstüne üslük cereyana yakalanmış, titremiş, ateşi yükselmiş, sayıklamaya başlamış; “ev kirası, elektrik yarası, su karası, havagazı parası, telefon faturası, asker oğlanın cep harçlığı, kızın üniversite harcı, bakkalın borcu, kasabın çakası, bankanın falakası… Sonra makam değiştirmiş, bir uzun hava ile birlikte vatandaşını bu hale getirenlere göndermeye başlamış. Hani haksız da değilmiş; devletten emekli Kel Rahmet’in yaşadığı ülkede ip, cambazın elindeymiş. Cambaz, İstediğine istediği gibi ipi sallar sonra da; “haydi hop”, diyerek vatandaşları atlamaya zorlar, atlamayanı horlarmış. Elbette cambaza yakın olup da ondan güç alanlar ile hüneri olanlar atlar, atlayamayanlar ise çuvallar, yüzükoyun yatar, sürünürlermiş.

Biraz gülesiniz ama çok düşünesiniz istedim. Kurban Bayramınızı kutlar, bayramın başta emeklilerimiz olmak üzere; size, ailenize, ülkemize, Büyük Türk milletine, İslam âlemine ve bütün insanlığa sevgi, huzur ve mutluluk getirmesini Yüce Allah’tan niyaz ederim.  Sevin, sevgide kalın, sevgiyle kalın. Allah’a emanet olun. 

Hadi Önal / Elazığ


Hadi ÖNAL
E-Posta ile gönderilen veya direk Web sitesine yayınlanması için gönderilen yazıların fotoğraf gibi tüm demokratik protesto, bilgi, haber, yorum ve sosyal/siyasal içerikli paylaşımlar TC Anayasasının;
MADDE 25: "Düşünce ve Kanaat Hürriyeti";
MADDE 26: "Düşünceyi Açıklama ve Yayma Hürriyeti"
kapsamında Web sitemizde yapılmıştır.
Kişisel veya kurumsal Demokratik düşünce ve kanaatlerimiz engellenmesi ve/veya şiddet/baskı altına alınması, bu nedenle
"Yazar olan biz Hakkımızdaki veya kullanıcıların kullandıkları web sitesindeki yayınlanan haberler dolayısı ile olası her türlü anti-demokratik yasal girişimi",
TC Anayasası, AİHM ve İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi kapsamında, her türlü yasal haklarımız saklı kalmak üzere, peşinen reddederiz…

OKUYUCU YORUMLARI

UYARI:Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Ayrıca suç teşkil edecek hakaret içerikli yorumlar hakkında muhatapları tarafından dava açılabilmektedir.(Yorum Yapanın Taahütü)Yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
Ad Soyad
E-Posta
Yorum
Foto GaleriTÜMÜ
Copyright ©2010 - Tüm hakları saklıdır.
PHP Haber Sitesi Türkiye Tasarım
Rogg&Nok Haber- Tüm Hakları Saklıdır. İzinsiz Ve kaynak gösterilmeden Alıntı Yapılamaz. Yayınlanan Tüm Haber Ve Açıklamalar İlk Kaynaktan Ulaştırılan Açıklamalardır. Sitemiz Bu Açıklamalara Ekleme Veya Müdahelede Bulunmadan Yayınlar. Yorum,Makale, Sizden Gelenler Bölümündeki Yazılardan Yazanlar Sorumludur. Harici Bilgiler Ayrı Bir Sayfada Açılır. Rogg&Nok Haber Bu Linkler Ve İçeriklerinden Sorumlu Değildir.Her Türlü Haber Ve İletişim İçin roggnok@gmail.com Adresini kullanabilirsiniz. Sitemizden Daha İyi Yararlanabilmek için Gizlilik İlekeleri Ve Yayın Prensiplerimzi Okuyunuz. Ekonomik Veriler Bilgilendirme Amaclidir.Kullanimindan Dogacak Sorunlardan Sitemiz Sorumlu Degildir.