BU ICERIK SADECE UYELER TARAFINDAN OKUNABILIR
OKUYABILMEK ICIN LUTFEN UYE GIRISI YAPINIZ..!
Bayramları Kutlama Anlayışı Güncel Teknolojik Gelişmelere Bağlı Olarak Değişiyor mu?
» Bayramları Kutlama Anlayışı Güncel Teknolojik Gelişmelere Bağlı Olarak Değişiyor mu?
UYARI:Eklenen Iceriklerin Tum Sorumlulugu Icerigi Ekleyen Editore Ait Olup Sitemiz Bu Konuda Herhangi Bir Sorumluluk Kabul Etmez
Okuyucu Yorumları
UYARI:Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Ayrıca suç teşkil edecek hakaret içerikli yorumlar hakkında muhatapları tarafından dava açılabilmektedir.(Yorum Yapanın Taahütü)Yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
Foto Galeri TÜMÜ
Bakmadan Geçme
Videolar TÜMÜ
E-Posta Listemize Katılın
Üye Girişi
YAZARLAR Tüm Yazarlar
Hadi Önal
HİÇ BİR SUÇ CEZASIZ KALMAZ
Prof. Dr. Anıl Çeçen
ROMALILARIN ANKARA ANITI
Zeki Sarıhan
KÜRTLER, LOZAN VE DEMOKRASİ
Son Eklenenler
Son Yorumlar
Video Galeri Tümü
ANKET
Bu kullandığınız site kapatılsın mı?
Hava Durumu

İçerik Yükleniyor...
Puan Durumu
Takımlar | O | G | B | M | A | Y | AV | P |
---|---|---|---|---|---|---|---|---|
1.GALATASARAY A.Ş. | 35 | 29 | 5 | 1 | 89 | 31 | 58 | 92 |
2.FENERBAHÇE A.Ş. | 34 | 25 | 6 | 3 | 86 | 34 | 52 | 81 |
3.REEDER SAMSUNSPOR | 35 | 18 | 7 | 10 | 53 | 40 | 13 | 61 |
4.BEŞİKTAŞ A.Ş. | 35 | 16 | 11 | 8 | 55 | 36 | 19 | 59 |
5.RAMS BAŞAKŞEHİR FUTBOL KULÜBÜ | 35 | 16 | 6 | 13 | 60 | 54 | 6 | 54 |
6.İKAS EYÜPSPOR | 36 | 15 | 8 | 13 | 52 | 47 | 5 | 53 |
7.TRABZONSPOR A.Ş. | 35 | 12 | 12 | 11 | 56 | 45 | 11 | 48 |
8.GÖZTEPE A.Ş. | 35 | 12 | 11 | 12 | 57 | 49 | 8 | 47 |
9.KASIMPAŞA A.Ş. | 35 | 11 | 14 | 10 | 61 | 61 | 0 | 47 |
10.TÜMOSAN KONYASPOR | 35 | 13 | 7 | 15 | 44 | 48 | -4 | 46 |
11.ÇAYKUR RİZESPOR A.Ş. | 35 | 14 | 4 | 17 | 47 | 56 | -9 | 46 |
12.BELLONA KAYSERİSPOR | 35 | 11 | 12 | 12 | 44 | 55 | -11 | 45 |
13.GAZİANTEP FUTBOL KULÜBÜ A.Ş. | 35 | 12 | 8 | 15 | 43 | 48 | -5 | 44 |
14.ONVO ANTALYASPOR | 35 | 12 | 8 | 15 | 37 | 60 | -23 | 44 |
15.CORENDON ALANYASPOR | 35 | 11 | 9 | 15 | 41 | 50 | -9 | 42 |
16.SİPAY BODRUM FK | 35 | 9 | 10 | 16 | 26 | 39 | -13 | 37 |
17.NET GLOBAL SİVASSPOR | 35 | 9 | 8 | 18 | 44 | 58 | -14 | 35 |
18.ATAKAŞ HATAYSPOR | 34 | 5 | 8 | 21 | 41 | 67 | -26 | 23 |
19.ADANA DEMİRSPOR A.Ş. | 35 | 3 | 4 | 28 | 32 | 90 | -58 | 1 |
Çok Okunanlar
Bu web sitesi, en iyi deneyimi sağlamak için çerezleri kullanır. Daha fazla bilgi için lütfen Gizlilik Politikamızı Ve Yayın İlkelerimizi okuyunuz.
ROMALILARIN ANKARA ANITI
ROMALILARIN ANKARA ANITI
Bugün Türkiye Cumhuriyeti’nin başkenti olan Ankara daha önceki çağlarda da Anadolu’da hem bir imparatorluk başkenti, ama daha sonraları aynı zamanda orta çağ yıllarında bölgenin hem bir Cumhuriyet devleti hem de merkezi coğrafyanın orta yeri olarak, tarih kitaplarında merkezi yerini almıştır
HANYA’DAN KONYA’YA GİRİT
HANYA’DAN KONYA’YA GİRİT
Ülkenin durumuna üzülmekten,hergün yeni bir olumsuz gelişmeyle sarsılmaktan ve inanılması mümkün olmayan hadiselerden etkilenmekten çok yoruldum
TÜRKİYE ARTIK TOPARLANMALIDIR
TÜRKİYE ARTIK TOPARLANMALIDIR
Sovyetler Birliği’nin çökertilmesi ve daha sonrada emperyalist baskılar ille dağıtılmaya zorlanması sonrasında, eski dünya düzeni yıkılmış ama bu olayların arkasından çeyrek yüzyıllık bir uzun dönem geçmesine rağmen, dünya haritalarının üzerinde yeni bir dünya düzeni kurulamamıştır
Kurbanlık Hayvan Fiyatı 2 Yılda Yüzde 833 Arttı
CHP Karabük Milletvekili Cevdet Akay’ın yaptığı çalışma, kurbanlık hayvan fiyatlarının sadece 2 yılda yüzde 833; karkas et fiyatının ise 7 yılda yüzde 1417 arttığını ortaya koydu.
Rehan Gündogmus: Değerli Gençler ve Dostlar,
Bugün, bağımsızlık yolunda attığımız ilk adımın, milli mücadelenin sembol günü olan 19 Mayıs'ı coşkuyla kutluyoruz. Bu anlamlı günde, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü saygıyla anarken, onun gençliğe olan güvenini ve inancını bir kez daha hatırlıyoruz. Atatürk, gençliği her zaman ülkenin aydınlık yarınlarının teminatı olarak görmüş, onların cesaretini ve kararlılığını yücelterek, milli mücadelenin ve sonrasında kurulacak olan Cumhuriyet'in en önemli yapı taşlarından biri olarak kabul etmiştir.
Hadi Önal
HİÇ BİR SUÇ CEZASIZ KALMAZ
Prof. Dr. Anıl Çeçen
ROMALILARIN ANKARA ANITI
Almanya'nın Çeşitli Şehirlerinde Düzenlenen Operasyonlarla Pkk'nın Avrupa Yapılanmasına Büyük Bir Darbe İndirildi.
Özet: Alman güvenlik güçleri, örgütün finansman ve lojistik destek ağını çökertmek amacıyla uzun süredir yürüttüğü çalışmalar neticesinde, PKK'nın üst düzey yöneticilerinden birini gözaltına aldı. Tutuklanan kişinin, örgüt içindeki kritik rolü ve Avrupa'daki faaliyetleri hakkında geniş çaplı bir soruşturma başlatıldı. Tutuklanan kişinin, Almanya'da yaşayan Yüksel K. adlı Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olduğu ve "yabancı terör örgütü PKK’ya üyelik" suçlamasıyla gözaltına alındığı açıklandı. Zanlının Avrupa'daki propaganda faaliyetlerinde rol aldığı belirtiliyor.
İstihbarat Yönünden Algılama Makalesi, Bilmeden Önlem Alamayız Ve de Liberal Düzen Hayatta Kalacak mı? Yorumsuz; Yıl Başında Bu Soru Gündeme Getiren Kendilerini Sorgulamalı…
Liberal düzenin geleceği konusunda yapılan tartışmalar, son yıllarda giderek daha fazla önem kazanmış durumda. Küresel siyaset sahnesinde yaşanan dönüşümler, ekonomik dalgalanmalar ve sosyal değişimler, liberal düzenin sürdürülebilirliğini sorgulamayı gerekli kılıyor. Bu yazıda, liberal düzenin karşılaştığı zorluklar, bu zorlukların nasıl aşılabileceği ve gelecekteki olasılıklar ele alınacaktır.; Liberal Düzenin Tanımı ve Temel İlkeleri; Liberal düzen, bireylerin temel hak ve özgürlüklerini koruyan, piyasa ekonomisine dayalı, demokratik yönetim biçimlerini benimseyen ve hukukun üstünlüğünü savunan bir sistemdir. Bu düzenin temel ilkeleri arasında demokrasi, insan hakları, serbest ticaret ve uluslararası işbirliği bulunmaktadır. Liberal düzen, özellikle II. Dünya Savaşı sonrasında Amerika Birleşik Devletleri ve müttefikleri tarafından şekillendirilmiş ve küresel ölçekte yaygınlaşmıştır. Liberal Düzenin Karşılaştığı Zorluklar; Liberal düzen, son yıllarda çeşitli ekonomik, siyasi ve sosyal zorluklarla karşı karşıya kalmıştır. Bu zorlukların başında ekonomik eşitsizlikler, popülist hareketler, otoriter rejimlerin yükselişi ve uluslararası işbirliğinin zayıflaması gelmektedir. Ekonomik Eşitsizlikler: Küresel ekonomik sistemin yarattığı gelir dağılımındaki adaletsizlikler, liberal düzenin sürdürülebilirliğini tehdit etmektedir. Özellikle gelişmiş ülkelerde yaşanan ekonomik durgunluk ve işsizlik oranlarının artması, sosyal huzursuzluklara ve politik istikrarsızlıklara yol açmaktadır. Popülist Hareketler: Popülist politikacılar, ekonomik ve sosyal sorunları çözmek için mevcut düzeni suçlayarak halk desteği kazanmaktadır. Bu hareketler, liberal demokratik değerleri zayıflatmakta ve otoriter yönetim biçimlerinin yeniden ortaya çıkmasına zemin hazırlamaktadır. Otoriter Rejimlerin Yükselişi: Çin, Rusya ve bazı Orta Doğu ülkelerinde görülen otoriter yönetimler, liberal düzenin karşısında ciddi bir tehdit oluşturmaktadır. Bu ülkeler, kendi siyasi ve ekonomik modellerini küresel ölçekte yaymaya çalışarak liberal düzenin etkisini azaltmaktadır. Uluslararası İşbirliğinin Zayıflaması: Küresel sorunların çözümünde işbirliğinin azalması, liberal düzenin geleceğini belirsiz hale getirmektedir. İklim değişikliği, mülteci krizleri ve pandemi gibi sorunlar, uluslararası işbirliğinin önemini arttırmaktadır. Ancak, bazı ülkelerin ulusal çıkarlarını ön planda tutması, bu işbirliğinin zayıflamasına yol açmaktadır. Zorlukların Aşılması ve Liberal Düzenin Geleceği; Liberal düzenin karşılaştığı zorlukların aşılması için çeşitli stratejiler ve politikalar geliştirilmelidir. Bu stratejiler, ekonomik eşitsizliklerin azaltılması, demokratik değerlerin korunması, uluslararası işbirliğinin güçlendirilmesi ve otoriter rejimlerle mücadele edilmesi gibi alanlarda yoğunlaşmalıdır. Ekonomik Eşitsizliklerin Azaltılması: Gelir dağılımındaki adaletsizlikleri azaltmak için sosyal politikaların güçlendirilmesi, eğitim ve sağlık hizmetlerinin erişilebilir hale getirilmesi ve iş imkanlarının arttırılması gerekmektedir. Ayrıca, ekonomik büyümenin sürdürülebilir olması için çevre dostu politikalar benimsenmelidir. Demokratik Değerlerin Korunması: Popülist hareketlerle mücadele etmek için demokratik değerlerin savunulması ve güçlendirilmesi gerekmektedir. Bu, vatandaşların siyasi katılımını arttırmak, medya özgürlüğünü korumak ve hukukun üstünlüğünü sağlamak gibi önlemleri içermektedir. Uluslararası İşbirliğinin Güçlendirilmesi: Küresel sorunların çözümünde uluslararası işbirliğinin önemini vurgulamak gerekmektedir. İklim değişikliği, mülteci krizleri ve pandemi gibi sorunlarla başa çıkmak için ülkeler arasındaki işbirliği ve dayanışma arttırılmalıdır. Otoriter Rejimlerle Mücadele: Otoriter rejimlerle mücadele etmek için demokratik ülkelerin birlikte hareket etmesi gerekmektedir. Bu, insan hakları ihlallerine karşı güçlü tepkiler vermek, ekonomik yaptırımlar uygulamak ve demokratik değerleri küresel ölçekte savunmak gibi önlemleri içermektedir. Sonuç olarak; Liberal düzenin geleceği, karşılaştığı zorluklarla mücadele edebilme kapasitesine bağlıdır. Ekonomik eşitsizliklerin azaltılması, demokratik değerlerin korunması, uluslararası işbirliğinin güçlendirilmesi ve otoriter rejimlerle mücadele edilmesi, liberal düzenin sürdürülebilirliğini sağlayacak temel unsurlar olarak öne çıkmaktadır. Bu konuda bireylerin, toplumların ve hükümetlerin birlikte hareket etmesi gerekmektedir. Liberal düzenin hayatta kalıp kalmayacağı, yapılan bu toplu çabaların başarısına bağlı olacaktır.TÜRKİYE ARTIK TOPARLANMALIDIR
TÜRKİYE ARTIK TOPARLANMALIDIR
Sovyetler Birliği’nin çökertilmesi ve daha sonrada emperyalist baskılar ille dağıtılmaya zorlanması sonrasında, eski dünya düzeni yıkılmış ama bu olayların arkasından çeyrek yüzyıllık bir uzun dönem geçmesine rağmen, dünya haritalarının üzerinde yeni bir dünya düzeni kurulamamıştır
Satranç Tahtasında Stratejik savaş oyunları…
Geçtiğimiz günlerde neler olmuştu; Erdoğan-Zelenskiy Görüşmesi: İki Liderin Stratejik Hamleler; Görüşme sona erdiğinde, satranç tahtasında sessizlik hâkimdi. İki piyon, Erdoğan ve Zelenskiy, kendi yollarında ilerlemeye çalışıyordu. Ancak, tahta yerinden kıpırdamadan beklerken, piyonlar arasında sessiz bir konuşma geçmişti. Erdoğan'ın Stratejisi: Vezir Olma Çabası;Erdoğan, piyon olmanın ötesine geçip vezir olma hayali kuran bir liderdi. Stratejik hamlelerle, tahtada güçlü bir konuma ulaşmayı hedefliyordu. Her adımını dikkatle planlayan Erdoğan, rakiplerinin hamlelerini hesaplayarak ilerliyordu. Vezir olmanın zorluklarını bilse de, bu yolda kararlılığını sürdürüyordu. Zelenskiy'nin Stratejisi: At Olmaya Razı; Zelenskiy ise, daha esnek bir strateji benimsiyordu. At olmanın avantajlarını kullanarak, tahtada ani ve beklenmedik hamlelerle ilerlemeyi amaçlıyordu. Rakiplerinin tahmin edemeyeceği hamleler yaparak, oyun içinde oyun kurmayı hedefliyordu. Atın hareket kabiliyeti, Zelenskiy'nin stratejisinin temelini oluşturuyordu. Görüşmenin Sonuçları; İki liderin görüşmesi, satranç tahtasındaki stratejik bir oyunu andırıyordu. Erdoğan, vezir olma yolunda kararlılıkla ilerlerken, Zelenskiy, at olmanın avantajlarını kullanarak beklenmedik hamleler yapmaya hazırlanıyordu. Her iki lider de kendi stratejilerini uygularken, satranç tahtasında dengeler sürekli değişiyordu. Bu görüşme, iki liderin de kendi yollarında ilerlemek için ne kadar kararlı olduklarını gösterdi. Tahtada piyon olmaktan çıkıp, daha güçlü bir konuma ulaşma çabaları, gelecekteki stratejik hamlelerin habercisi olarak değerlendirilebilir. Satranç tahtasında olduğu gibi, hayatın da her anında doğru hamleleri yapmak, liderlerin başarısının anahtarıdır. Ukrayna'da barışın mümkün olup olmadığı, Erdoğan ve Zelenskiy'nin görüşmesinden çıkacak sonuçlara bağlı olarak şekillenecek gibi görünüyordu. İki liderin stratejik yaklaşımı, bölgedeki dengeleri değiştirebilir. İstanbul'da yapılması hedeflenen müzakereler öncesinde, Rusya ve Ukrayna'nın art arda yaptıkları açıklamalar, tansiyonu daha da yükseltmiş durumdaydı. Erdoğan ve Zelenskiy'nin görüşmesi, bu gerilimli atmosferde önemli bir dönüm noktası olabilir gibi görülüyordu. Erdoğan, bölgedeki etkisini artırarak barışa katkıda bulunmayı amaçlarken, Zelenskiy de ülkesinin çıkarlarını koruyarak masadan güçlü bir şekilde kalkmayı hedefliyordu İki liderin bu görüşmeden nasıl bir sonuç çıkaracağı, İstanbul'daki müzakerelere de yön verebilirdi. Her iki liderin de görüşme boyunca sergilediği kararlılık, barış yolunda atılacak adımların belirleyicisi olacak. Olarak görünüyordu… Fakat Satranç tahtasında olduğu gibi, doğru hamleleri yapmak, sadece liderlerin değil, tüm bölgenin geleceği için büyük bir önem taşıyordu Erdoğan ve Zelenskiy'nin stratejik hamleleri, Ukrayna'da barışın mümkün olup olmadığını bizlere gösterecekti gibi algılandı.. Erdoğan ve Zelenskiy'nin görüşmesinden sonra Türkiye, dünya diplomasi sahnesinde önemli bir rol üstlenmişti. İki liderin kararlılığı ve stratejik hamleleri, bölgedeki tansiyonu yükseltmiş ve dikkatleri Türkiye'ye çekmişti. Görüşmenin hemen ertesi gününde, Rusya ve Ukrayna heyetleri İstanbul'da masaya oturmuştu. Bu adım, 3,5 yıl aradan sonra iki ülke arasında gerçekleştirilecek ilk doğrudan müzakereler olarak büyük bir anlam taşıyordu. Taraflar, uzun süredir devam eden ihtilafın kökeninde yatan nedenleri ortadan kaldırarak kalıcı bir barış tesis etmeyi hedefliyordu. Görüşmelerin başlamasıyla birlikte tansiyon doruk noktasına ulaştı ve dünyanın gözü İstanbul'daki müzakerelere çevrilmişti. O gün İstanbul'da Rusya, Ukrayna ve Türkiye heyetleri arasındaki üçlü toplantı başlamıştı. Bu, Rusya ve Ukrayna'nın üç yılı aşkın süre sonra gerçekleştirdiği ilk doğrudan ortam istenildiği gibi olmasa da gündem barış iken o günlerde Rusya'nın Ukrayna'da Minibüsü Vurması: Barış Görüşmeleri ve Umutların Gölgelenmesi yine umutların sönmesine sebep oluyor gibi görülmüştü; 9 Ölü Olayının Ardındaki Gerçekler; Barış umutlarıyla dolu günlerde yaşanan trajik olay, dünya gündeminde büyük yankı uyandırdı. 9 kişinin hayatını kaybettiği Rusya'nın Ukrayna'da bir minibüsü vurması, bölgedeki tansiyonu daha da yükseltti. Bu olay, iki ülke arasındaki barış müzakereleri sürecinde meydana geldi ve taraflar arasındaki ilişkileri ciddi anlamda etkiledi. Olayın Gerçekleştiği Bölge; Rusya ve Ukrayna arasındaki çatışmaların yoğunlaştığı bir dönemde, minibüs saldırısı Donetsk bölgesinde gerçekleşti. Bu bölge, uzun süredir çatışmaların merkezi konumunda olup, binlerce insanın hayatını kaybettiği ve milyonlarca kişinin evlerini terk etmek zorunda kaldığı bir alan olarak bilinir. Donetsk, Rusya destekli ayrılıkçıların kontrolünde olan bir bölge olup, Ukrayna'nın doğusunda yer almaktadır. ; Olayın Ayrıntıları ; Saldırının Zamanı ve Şekli liderlerin haberleri olmadan savaş baronlarını barışın olmaması için kendi aralarında anlaştığını gösteriyordu… Görüşmelerin başlamasıyla birlikte tansiyon doruk noktasına ulaştı ve o gün yine dünyanın gözü İstanbul'daki müzakerelere çevrilmişti demiştik. Bu satranç oyununda Diğer yandan, o günlerde Kremlin sözcüleri tarafından yapılan açıklamalarda, Putin ile Trump arasındaki görüşmenin de büyük önem taşıdığı ve bu görüşmeye iyi hazırlanılması gerektiği vurgulanıyordu. Kremlin'in bu iki liderin buluşması için büyük bir titizlikle çalıştığı belirtilirken, olası gündem maddelerinin ve stratejik konuların dikkatle değerlendirildiği ifade ediliyordu. Putin-Trump görüşmesinin de, tıpkı Erdoğan-Zelenskiy görüşmesi gibi, bölgedeki dengeleri değiştirme potansiyeline sahip olduğuna inanılıyordu. Dünyada dikkatler bir gün önce yoğun bir diplomasi trafiğine ev sahipliği yapan Türkiye'ye çevrildiğin belirtmiştik. Recep Tayyip Erdoğan Ankara'da Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ile bir araya geldiğini de özette belirtmiştik. Bu görüşme sonrasında Ukrayna-Rusya arasında 3,5 yıl aradan sonra ilk doğrudan müzakerelerin İstanbul'da yapılması bekleniyordu. NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı da o günlerde Antalya'da gerçekleşiyordu. Gündem barış iken o günlerde Rusya'nın Ukrayna'da Minibüsü Vurması: Barış Görüşmeleri ve Umutların Gölgelenmesi yine umutların sönmesine sebep oluyor gibi görülmüştü; 9 Ölü Olayının Ardındaki Gerçekler; Barış umutlarıyla dolu günlerde yaşanan trajik olay, dünya gündeminde büyük yankı uyandırdı. 9 kişinin hayatını kaybettiği Rusya'nın Ukrayna'da bir minibüsü vurması, bölgedeki tansiyonu daha da yükseltti. Bu olay, iki ülke arasındaki barış müzakereleri sürecinde meydana geldi ve taraflar arasındaki ilişkileri ciddi anlamda etkiledi. Olayın Gerçekleştiği Bölge; Rusya ve Ukrayna arasındaki çatışmaların yoğunlaştığı bir dönemde, minibüs saldırısı Donetsk bölgesinde gerçekleşti. Bu bölge, uzun süredir çatışmaların merkezi konumunda olup, binlerce insanın hayatını kaybettiği ve milyonlarca kişinin evlerini terk etmek zorunda kaldığı bir alan olarak bilindiğini önceki satırlarda da belirtmiştik.. Donetsk, Rusya destekli ayrılıkçıların kontrolünde olan bir bölge olup, Ukrayna'nın doğusunda yer almaktadır. ; Olayın Ayrıntıları ; Saldırının Zamanı ve Şekli liderlerin haberleri olmadan savaş baronlarını barışın olmaması için kendi aralarında anlaştığını gösteriyordu… Bu arada, Rusya'da savaş baronlarının gözetiminde verilen haberler, Donbass'ta bir yerleşim biriminin daha Rusya'nın kontrolüne geçtiği ve Ukrayna'da askeri sanayi tesislerinin vurulduğu bilgilerini içeriyordu. Savaşın karmaşık ve çok yönlü doğası, bu gelişmelerle bir kez daha gözler önüne serilmişti. Bölgedeki güç dengeleri sürekli değişiyor ve savaş baronları stratejilerini yeniden şekillendiriyordu. Görüşmeler bittiğinde, silah baronlarının karşılıklı ikili anlaşma üzerinde savaşı sürdürme yönündeki davranışları gözlemleniyordu. O günlerde verilen haberde şunlar özetlenmişti: Rus ordusu, Ukrayna'da silah sanayisi tesisleri ve hava üslerinin altyapısını vurmuş ve Donetsk Halk Cumhuriyeti'nde bir yerleşim biriminin kontrolünü ele geçirmişti. Bu gelişme, bölgedeki gerginliği daha da tırmandırarak barış görüşmeleri sonrasında taraflar arasında yeni bir kriz yaratmıştı. Bunu da isteyen tabii olarak her iki bloğu denetleyen silah baronları idi… Rusya'nın saldırıları, yalnızca askeri hedefleri değil, aynı zamanda Ukrayna'nın ekonomik ve stratejik altyapısını da hedef alıyordu. Bir gün sonra uçakta; yine reklamlarda "Vezir olmayan rezil olan" sloganıyla Erdoğan vardı. Erdoğan, Bağdat ve Erbil ile temas hâlinde olduklarını belirterek, bölgedeki barış ve istikrar için gösterilen çabaların altını çizdi. Irak'ın farklı bölgeleriyle yapılan görüşmelerin hem Türkiye hem de Irak için önemli olduğunu vurgulayan Erdoğan, iki ülke arasında iş birliğinin güçleneceğini ifade etti. Özellikle terörle mücadelede ortak adımlar atılması gerektiğini belirten Erdoğan, bölgedeki istikrarın sağlanmasının öncelikli hedefleri olduğunu dile getirdi. Bu açıklamanın ana hatları ve amacı şunlar olduğu gözleniyor… İktidarda kalma çabaları sonucu ihanet görüşmelerine önayak olan ve satranç tahtasında hâlâ piyon vazifesi yapan, Recep Tayyip Erdoğan, siyasi bakımdan reklam yaparak bir gün sonra, PKK'nın silah bırakma süreciyle ilgili olarak Bağdat ve Erbil'le temas hâlinde olunduğunu çıkarları doğrultusunda açıkladı. Bu açıklama, kendisini iktidarda kalma çabaları olarak görülmesine rağmen, göstermelik olarak Türkiye'nin barış ve istikrar çabalarını sürdürdüğünü ve bölgedeki terörle mücadelede iş birliğini artırmayı hedeflediğini gösteriyordu. Demesi önceki dönemlerde dini terör ve şimdi ihanet ile görüşmeler yaptığı veya yaptırdığı görüşmeleri anımsamak gerekiyor. Burada bir özlü sözü hatırlatmak istiyoruz “Yalandan Kim ölmüş” denilen bu söz gündemi açıklamıyor mu dersiniz. İşte bu günkü dersiniz bu olsun dersek kızmayın bir bardak soğuksu için. İşte yine göstermelik olarak reklamlarda” Erdoğan’ın bu stratejik hamlesi, bölgedeki barış görüşmelerine katkı sağlayarak Türkiye'nin diplomasi sahnesinde önemli bir rol üstlenmesini hedefliyordu.” Haberi verildi… Bildiğiniz üzere savaşta her şey mübahtır. Erdoğan iktidarda kalma savaşı veriyor… Ve bu ortamda reklamın iyisi kötüsü olmaz. Reklam yerine ulaştığı zaman muteberdir… Bu olgular olur iken bir başka Erdoğan için algılama haberi reklam haberi olarak yayına sokuldu Bu reklam haberinde, Erdoğan'ın Almanya'daki etkisinin ve diplomatik başarılarının altı çizildi. Tiran da yapılan Erdoğan-Merz görüşmesi, iki ülke arasındaki ilişkilerin güçlendirilmesi ve ekonomik iş birliğinin artırılması temalarını işledi. Görüşmenin ardından Almanya'nın önde gelen gazeteleri, Erdoğan'ın Tiran ziyaretini ve Merz ile yaptığı görüşmenin detaylarını geniş bir şekilde ele aldı. Bu görüşme, Erdoğan'ın uluslararası arenada güçlü bir lider imajını pekiştirmesi adına önemli bir adım olarak değerlendirildi. Erdoğan-Merz görüşmesi sırasında, iki liderin ekonomik ve ticari ilişkilerle ilgili konularda ortak bir anlayışa vardıkları belirtildi. Ayrıca, enerji ve savunma sanayii alanlarında iş birliğinin geliştirilmesi konusunda mutabık kalındı. Bu görüşme, Erdoğan'ın Türkiye'nin çıkarlarını uluslararası platformda savunma konusundaki kararlılığını bir kez daha gözler önüne serdi. Yalan haberi verildi. Haberi devamında ise özetle Alman hükümet sözcüsü yaptığı açıklamada, Başbakan Merz'in Erdoğan ile görüşme fırsatını "memnuniyetle karşıladığını" söyledi. İki lider, Tiran'daki Avrupa Siyasi Topluluğu Zirvesi'nde bir araya gelmiştir haberi verildi.. İşte o günlerden bazı notlar…