DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, parti genel merkezi Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantılarında devam ederken basın toplantısında, MYK'nın gündeminde ve değerlendirmelerde güncel gelişmelere ilişkin güncel gelişmeler bulunuyor. Doğan, konuşmasının boyunca hayatlarını kaybettiğini Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek için bir kez daha daha sağlıklı olduğunu ifade etti.
Doğan, Gazze'de yaşanan katliamlara ve İsrail'in saldırgan politikasına ilişkin olarak, "İsrail, bir kez daha tekrar tekrar insanlık suçu işliyor. Yalnızca uluslararası hukuk ayaklar hesabı alınmıyor; aynı zamanda insanlık onuruna da saldırılıyor. İnsanların açlığa mahkum edilmesi, suların kirlenmesi, gıda yardımının engellenmesi, tıbbi insanların engellenmesi ve daha çok sayıda insanlık suçu işlendiğini tekrar açık şekilde seriyor. Buna sessiz kalan, bu suça ortak oluyor" diye konuştu.
"SAYIN KURTULMUŞ'U TEKRAR İNİSİYATİFE DAVET EDİYORUZ"
Ayşegül Doğan, Kürt sorununun çözümüne yönelik Meclis çatısı altında özel yetkili bir komisyon oluşturma çağrısını yineleyerek devam ettiğini söyledi:
"Malumunuz olduğu yerde, ekimin başlayan süreci, Sayın Öcalan ve hareket PKK arasında kurulan bazı mekanizmalarla bir ivme kazandı. Kurulan bu iletişim, kamuoyunda yapılan açıklamalarla. Merkez Yürütme Kurulumuzun dam başlıkları arasında ilk sırada yer alan konu tartışması. Meclis'te özel olarak yetkilendirilmiş bir komisyonun dağıtılmasının neden önemli olduğunu anlattı... Karşımıza çıkan şey ne? Kongre, bir karar verdi. Öcalan'ın var.
Biz DEM Partisi olarak Meclis tatile çıkıyor, Meclis Başkanı Sayın Kurtulmuş'u tekrar inisiyatife davet ediyoruz. Çok basit bir girişim bu ama çok ağır, çok komplike, çok yaşayabilmiş bir Meseleyi çözmek için sıradan bir sorumluluk üstlenecek. 'O nedenle ciddi bir yaklaşım gerektirir; Basit bir çözümle çözülemez bu tartışmayı diyoruz. Sayın Kurtulmuş ne yapabilir? Meclisin tatile katılma komisyonunu kurabilmek için siyasi partilerin, yetkilileri toplayabilir ve siyasetin çok sevdiği deyimle ifade etmek gerekirse bir 'zirve' yapabilir. Orada ne ortaya çıkıyor? İtirazlar ortaya çıkıyor, eleştiriler ortaya çıkıyor, öneriler ortaya çıkıyor. Komisyonun nasıl işleyeceği, hangi yasal düzenlemeyle oluşturulacağı, bir hukuki ve siyasi dayanakla hayata nasıl dönüştürüleceğine dair bir mutabakat arayışının başlangıç noktası olabilir. Daha sonra fikir birliği sağlandı; komisyon oluşturulur. Türkiye'nin en çok yakan sorunu, Kürt sorunu ve Türkiye'nin demokratikleşmesi için hızla adımlar atılabilir.
Takdir sürekli ki Kürt sorunu, yalnızca Kürtlerin sorunu değil. Yaşadıklarımız da bunun ispatıdır. Böylece demokratik çözüm ve barış, siyasal, sosyal ve insani bir üye olarak uygulandığında, böyle yaklaşıldığında Meclis, çok hızlı bir şekilde inisiyatif alabilir ve hem bu komisyonun usulüne hem esasına göre görüşebilir. Bu arada bizim DEM Partimiz olarak komisyonun usulüne, esasına, nasıl çalışılacağına dair hazırlıklarımız da var. Böyle bir taslağımız var, önerilerimiz var. Bu önerilerimizi, böyle bir buluşmada ifade etmek, diğer siyasi partilerle paylaşım yine Meclis Başkanı'yla bunları konuşmak, tartışmak istiyoruz.”
"MECLİS ÇATISI ALTINDA ÇÖZÜLEBİLİR"
DEM Parti heyetinin son dönemdeki birçok siyasi partiyle bayram öncesi görüşmeleri gerçekleştirdiğini hatırlatan Doğan, özellikle muhalefet partilerinin sürece aktif olarak katılmalarını istediklerini, ancak bunun için düzenli bilgi akışı ve şeffaflık taleplerinin aktarıldığını aktardı.
Görüşülen partiler arasında CHP, Saadet Partisi, DEVA Partisi, Yeniden Refah Partisi, Gelecek Partisi, AK Parti ve MHP'nin de bulunduğu ifade eden Doğan, "Siyasi partilerde genel bir uzlaşı var. Farklılıklar daha çok usul tartışmalarıyla ilgili. Bu da ancak Meclis çatısı altında çözülebilir. Birleşme için ortak bir zemin oluşturulabilir" dedi. Doğan, şunları söyledi:
“Beklentilerin kapsadığı yakın olduğu, yani sözlü alanın açıldığı, demokratik siyasetin genişlediği, Türkiye'de demokratikleşmeye her adımın atıldığı, ayrım gözetilmeden yapıldığı, herkese eşit ve adil bir şekilde davranıldığı ve herkesin öyle olduğu bir Türkiye tahayyülü ve tasavvuru sonuç olarak varılmak üzere yer.
“HUKUK, ADALET SAĞLAMAK İÇİN VARDIR"
Doğan, son dönemde CHP'li belediyelere yönelik art arda düzenlenen operasyonlara da tepki gösterdi. Söz konusu operasyonların hukuki değil, siyasi birimlerle yürütüldüğünü savunan Doğan, hukukun araçsallaştırıldığına dikkat ederek şöyle konuştu:
Hukukun bir intikam alma aracına dönüşmesini kabul etmiyoruz.Mevcut uygulamalar, masumiyet karinesinin yok sayıldığı ve tutuksuz yargılanma masrafının göz ardı edildiği gösteriliyor.Eğer bir darbe anayasası bile uygulanmıyorsa, o zaman bu operasyonlara güvenin olmaması neşeli doğaldır.
Kamuoyu yolsuzluk iddiasıyla yapılan bu operasyonların böyle olmayacağı düşünülüyor. İçlerindeki siyasi parçacıklarla düşünüyor. Yani doğrudan siyasi rekabet yerine; bastırarak, tutuklayarak operasyonlarla sindirmek amaçlandığını düşündüğünü ve muhalefeti bölünmeyi hedeflediğini düşünüyor. Şimdi, eğer dünyada böyle bir kanaate sahipseniz; bunu değiştirmek, bu kanaati gidermek kimin görevidir? Elbette yetkinin, sorumluluğudur. Bugün hükümet çalışanları, bu kanaati değiştirmekle sorumlu hissetmeliler. Eğer bugün insanlar, tüm operasyonlarda siyasi partilerin varlığını düşünüyorlarsa, bunun nedeni böyle bir şekilde var olduğunu yine hükümette bulunanları düşünmeli.”
“İMRALI'DA ÖCALAN'LA BİRLİKTE TUTSAK SAYISI 7 KİŞİ ŞU ANDA”
Ayşegül Doğan, bayram vesilesiyle DEM Partisi Urfa Milletvekili Ömer Öcalan'ın, Öcalan'ın yeğeni Ali Öcalan ve çocuklarıyla yaptığı ziyaret ve Asrın Hukuk Bürosu'nun konuyla ilgili açıklamasını kamuoyuyla paylaştı. Asrın Hukuk Bürosu'nun yaklaşık 2 ay önce İmralı'ya sevk edilen yeni tutsakların isimlerini kamuoyuna duyurduğu Doğan, bu isimlerin Zeki Bayhan, Ergin Atabey ve Mahmut Yamalak olduğunu aktardı. Doğan, şu ifadeleri kullandı:
"Uzun yıllar cezaevinde bulunan, ideolojik ve edebi çalışmaları ile bu tutsakların sevkiyle beraber İmralı Ada Hapishanesi'nde yine Sayın Öcalan'la birlikte tutsak sayısı 7 kişi şu anda. İmralı Ada Hapishanesi'ndeki tutsaklar, hem Kongre hazırlık süreci ve hem de sonraki çalışmalar için hem olarak hem pratik olarak Sayın Öcalan'la birlikte çalışıyorlar. Kolektif olarak çalışan bu işten sonra da çalışmalarını sürdürecek olan bir grup, İmralı'da bulunan tutsaklar: Ömer Hayri Konar, Beysi Aktaş, Hamidi Yıldırım, Zeki Bayhan, Mahmut Yamalak, Ergin Atabey ve Sayın Öcalan. Yine 26 yıl sonra, hatta belki 27 yıl sonra Sayın Öcalan, Aslı Hukuk Bürosu'nun da bu konuda yaptığı açıklamalarla bilinen çocuklarla buluştu. Kendilerine kalem hediye ettiği de duyuruldu.”
İMRALI ZİYARETİ HAZIRLIĞI
Ayşegül Doğan, DEM Parti'nin İmralı Adası'na ziyaret için hazırlıklarını sürdürdüğünü kaydederek, göstergesini söyledi:
"En kısa sürede İmralı Adası'nda bir ziyaret gerçekleştirmeyi planlıyoruz. İçinde Eş Başkanlarımızın bulunduğu, Merkez Yürütme Kurulu Üyelerimizden oluşan bir heyetle hem bu süreyi ayırmak hem açıklamak hem daha güçlü bir şekilde organize olmak için bizzat doğrudan kişi, istişarelerde bulunmak üzere bir hazırlık yapıyor. En kısa sürede kendisini ziyaret etmek DEM Parti bölümü olarak."
ÖCALAN'IN GÖRÜŞMEK İSTEDİĞİ 5 İSİM
Doğan, önümüzdeki günlerde Abdullah Öcalan'ın farklı siyasi temsilcilerle bir araya gelmesinin kuvvetle muhtemel olduğunu belirtti. Bu yetenek Doğan, Öcalan'ın Mesut Barzani, Neçirvan Barzani, Mazlum Abdi, Kubat ve Bağlı Talabani gibi önemli siyasi figürlerle görüşmelerde bulunmayı istediğini ifade etti. Doğan, bu ilişkilerin hem bölgesel hem de ulusal süreç açısından büyük önem taşıdığını vurguladı.
Öcalan'ın sunduğu politik program içeriğine değinen Doğan, metinlerin sadece PKK ile sınırlandırıldığını, geniş bir kamuoyunu tartışmaya davet edildiğini söyledi. Metnin sosyalizmden mezhepçiliğe, ortak yaşam perspektifine kadar pek çok alanda yapılan kalıplara ve geleneksel tutumlara önemli dokunuşlar sunacağını belirtti.
DEM Bölümü olarak, tartışmaların açık ve sağlıklı bir şekilde yayılması için Öcalan'la doğrudan iletişim isteyen tüm kesmelerin iletişim kurmasının önemine işaret eden Doğan, bilginin arka planıyla birlikte geniş bir perspektifle değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
“2 BİNDEN FAZLA HALK BULUŞMASI GERÇEKLEŞTİRMEYİ PLANLIYORUZ”
Sahaya inme planlarını paylaşan Doğan, "Merkezi Örgütleme Komisyonumuzun bu bölümünün bakımını tamamladık, sahaya iniyoruz. Zaten sahadayız ama şimdi daha yoğun bir biçimde halkla buluşma planımız hazır" dedi.
Bu buluşmaların sadece salon toplantılarından ibaret olmayı amaçlayan Doğan, ev ziyaretleri, şölenler, festivaller ve çeşitli halk etkinlikleriyle Türkiye'nin dört bir yanına ulaşmayı hedeflediklerini onayladılar. Doğan, “2 binden fazla halk buluşmasını gerçekleştirmeyi planladıklarını” ifade etti.
Barış ve demokratik toplumun DEM Parti için önemini vurgulayan Doğan, "Bu çağrıyı aktarıyoruz, anlatıyoruz ve daha güçlü bir şekilde örgütlenmek olarak görüyoruz. Barış arayışını demokratik yatırımları inşa etmekle evrensel olarak kabul ediyoruz. Güçlerimizi yan yana getirerek bu alanı büyütmek, genişletmek istiyoruz. Bunu da büyük bir halkların buluşmasıyla taçlandırmayı amaçlıyoruz" diye konuştu.
Kaynak : sozcu.com.tr