Terörizmin birinci kuralı ülkede kaos ortamı yaratmaktır, ikinci kuralı ise hedef şaşırtarak terörü beslemektir, işte psikolojik algılama yöntemleri bu olguda kullanılır, bu istihbarat olgusu içinde olursa öncen devletin içine yerleştirilmiş oluşumlarla yapılır, bu oluşumlar önce ters, yüz politikalar ile yapılandırılır, bu yapı altında görünen ve görünmeyen parti oluşumları ön plana bu kaos ortamında kullanılır, kaos ortamında süre uzatılır ve oluşumlar olgu içinde kendi lehlerine kullanılır, önce kanlı terör olgusu ortaya çıkarılır daha sonra siyasi ortamda bu olgular kullanılır. Oluşum esnasında devletin ve yönetime sahip olan kesimlerin boşluğundan yararlanarak ülkenin en ücra noktalarına kadar bu oluşumda baş rolü oynayacak kişiler sokulur, yönetim boşluğu işte buna en iyi zemin hazırlayacak olası oluşumlardan oluşur şimdiki zam diliminde aynen bu olgu ülkemizde “Batı ve doğu komite savaş komisyonu" işlerini daha iyi organze edenler tarafından uygulanıyor, işte bu psikolojik algılama yöntemi ile senaryo güncelleniyor, baş senaryo yönetmeni olan ABD ve onun Savunma Bakanı Ashton Carter, Türkiye'nin IŞİD'le mücadeleye katkısını önemli ancak yetersiz bulduklarını söyledi. Carter, Ankara'yı IŞİD güçlerini vurmaya çağırdı. Bu ölçüde güçsüz siyasi ölçüdeki Türkiye’ye kapalı tehdit de içeriyor, kendi inisiyatifi ile savaş planlarını hazırlayamayan TSK ve güçsüz siyasetin senaryoda nasıl oynayacağını ve nerde ne yapacağını senaryo yönetimi ve başındaki kişiler karar veriyor, böylelikle halk uyutulurken ülke daha kötü görünmeyen iç savaşa doğru götürülüyor, aslıda şu anda Türkiye iç savaş halinde uyarmamıza rağmen olgular bu yönde gelişti …