LÜTFEN! LÜTFEN! LÜTFEN!
Johonn Gutenberg 1450 yılında matbaayı icat etmiş, böylece insanların kitaplara dolayısı ile okumaya ulaşması kolaylaşmıştı.
Peki, bize yani Osmanlıya matbaa ne zaman geldi 1722 yılında.
Peki, kaç yıl geçti aradan 227 yıl…
Kuran’ın ilk emri “oku”dur. Okuma ne ile olur, ilim ne ile öğrenilir? Kitapla!
Okumaya, öğrenmeye imkân tanıyan ulaşmayı kolaylaştıran ne?
Matbaa! Kısaca kimse Osmanlı’ya karşı değil. Osmanlı’da tarihte Türklerin kurduğu anlı şanlı devletlerden biridir. Bizim karşı olduğumuz Osmanlı değil, matbaayı 227 Osmanlı topraklarına sokmayan okumaya, ilime karşı duran bu sapık zihniyetedir! Örnekleri çoğaltabiliriz.
Yobaz ve yoz insanların bu sapkınlıkları bize Balkanları kaybettirdi. Bu örümcek kafalılar, Osmanlıyı yıktı.
Bu günde Türkiye Cumhuriyeti’ni kamplara, kutuplara ayırarak yok etmeye çalışan aynı zihniyet.
Bugün Türkiye'de 9 tarikat bunlara bağlı 87 cemaat var.
Bıraksan biri birlerini boğacaklar bir kaşık suda.
Güçlendikleri zaman FETÖ örneğinde olduğu gibi yapacakları sır değil.
Yıllardır okuma özürlü bir toplum olmak, düşünmeyen, sormayan sorgulamayan bir toplum olmak için azami gayret gösterildi, gösteriliyor.
İçte ve dışta bu güzelim ülkenin kuyusu kazılıyor.
Lütfen, uyanık olalım.
Okuyalım.
Allah'ın bize bahşettiği en büyük nimet olan aklımızı kullanalım.
Bize de ülkemize de yazık oluyor.
Hadi Önal/ 01 Eylül 2024
Rogg & Nok Sanal Hafıza Bölümü Haber Servisi:
E-Posta ile gönderilen veya direk Web sitesine yayınlanması için gönderilen yazıların fotoğraf gibi tüm demokratik protesto, bilgi, haber, yorum ve sosyal/siyasal içerikli paylaşımlar TC Anayasasının;
MADDE 25: "Düşünce ve Kanaat Hürriyeti";
MADDE 26: "Düşünceyi Açıklama ve Yayma Hürriyeti"
kapsamında Web sitemizde yapılmıştır.
Kişisel veya kurumsal Demokratik düşünce ve kanaatlerimiz engellenmesi ve/veya şiddet/baskı altına alınması, bu nedenle
"Yazar olan biz Hakkımızdaki veya kullanıcıların kullandıkları web sitesindeki yayınlanan haberler dolayısı ile olası her türlü anti-demokratik yasal girişimi",
TC Anayasası, AİHM ve İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi kapsamında, her türlü yasal haklarımız saklı kalmak üzere, peşinen reddederiz…