Atatürk'ün annesi Zübeyde Hanım 14 Ocak 1923'te vefat ettiğinde mezarı başında şöyle konuşmuştur:
“Müstebit (despot) idarenin hafiyeleri, casusları, cellatları ikametgahımızı sarmış ve beni alıp götürmüşlerdi. Validem ağlayarak arkamdan takip ediyordu. Beni sürgün yerime götürecek olan vapura bindirirlerken benimle görüşmekten men edilmiş olan validem, gözyaşlarıyla Sirkeci rıhtımında elemler ve kederler içinde terk edilmiş bulunuyordu. Sürgün yerinde geçirdiğim mücadeleler onun hayatını ıstıraplar ve gözyaşları içinde geçirtmiştir.
Validemin kaybından şüphesiz çok üzgünüm. Fakat bu üzüntümü gideren ve beni teselli eden bir husus vardır ki, o da anamız vatanı mahv ve haraplığa götüren idarenin artık bir daha dönmemek üzere yokluk mezarına götürülmüş olduğunu görmektir."
Mücadele edenleri annesi, babası, yakınları, sevenleri koruma duygusuyla vazgeçirmeye çalışmıştır. Beni hala vazgeçirmeye, olmazsa ortada durmaya çalışıyorlar. Sanırım ömrüm böyle geçecek.
Atatürk gibi milletin esenliğin annesinin esenliğine tercih edenlere hayranlık duymamak elde değil. O tür kişilere sahip çıkalım.
Mustafa Solak..
Rogg & Nok Sanal Hafıza Bölümü Haber Servisi:- Rogg & Nok Bağımsı Özgür Fikir, Düşünce yazar Grubu
E-Posta ile gönderilen veya direk Web sitesine yayınlanması için gönderilen yazı, fotoğraf gibi tüm demokratik protesto, bilgi, haber, yorum ve sosyal/siyasal içerikli paylaşımlar TC Anayasasının;
MADDE 25: "Düşünce ve Kanaat Hürriyeti";
MADDE 26: "Düşünceyi Açıklama ve Yayma Hürriyeti"
kapsamında Web sitemizde yapılmıştır.
Kişisel veya kurumsal Demokratik düşünce ve kanaatlerimiz engellenmesi ve/veya şiddet/baskı altına alınması, bu nedenle
"Yazar olan biz Hakkımızdaki veya kullanıcıların kullandıkları web sitesindeki yayınlanan haberler dolayısı ile olası her türlü anti-demokratik yasal girişimi",
TC Anayasası, AİHM ve İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi kapsamında, her türlü yasal haklarımız saklı kalmak üzere, peşinen reddederiz…